Tebessüm

Çobanın biri dere kenarında koyunlarını otlatıyormuş. Tam o anda, yanına bir cip yanaşmış. Havalı gözlüklü, jilet giyimli bir sürücü aşağıya inmiş ve çobana sormuş:

-Eğer kaç tane koyunun olduğunu bilirsem bana onlardan bir tanesini verir misin

Çoban bir adama bir de koyunlarına bakmış;

-"Tamam" diye cevap vermiş... Genç adam arabasını park etmiş, telefonunu bilgisayarına bağlamış bir NASA sitesine girmiş, GPS'ini kullanarak yeri
taramış, bir database ve logaritma ile doldurulmuş 60 excel tablosunu açmış ve 150 sayfalık bir rapor basmış. Çobana dönmüş;
"Tam olarak 1586 adet koyunun var" demiş.

Çoban; "Doğru" diye cevap vermiş. "Koyununu alabilirsin."
Genç adam koyunu almış ve cipinin arkasına koymuş. Bu sefer çoban genç adama dönmüş;
"Eğer senin ne iş yaptığını bilirsem koyunumu geri verir misin" diye sormuş.

Adam; "Neden olmasın" diye cevap vermiş.

- "Sen Dünya Bankasında danışmansın" demiş çoban.
Adam şaşkınlıkla sormuş;
- Nasıl oldu da bildin
Çoban; "Çok basit" diye cevap vermiş.
"Buraya çağrılmadan geldin, bu bir... İkincisi benim bildiğim bir şeyi bana söylemek için benden bir koyunumu istedin... Üçüncüsü yaptığın hiçbir şeyden anlamıyorsun çünkü köpeğimi aldın!.."


Akıl hastanesinde delinin biri başhekimden iki tane şişe ister. Başhekim şişe yerine deliye iki tokat atar. Deli şaşkın ve kızgın bir şekilde odasına döner.
Ertesi gün deli başhekimin odasına gider. Girer girmez başhekime iki tokat atar. Neye uğradığını anlayamayan başhekim; "Ne yaptığını zannediyorsun!" diye çıkışır.