Yabancı kelime istilasının ardından sosyal medya sebebiyle de hayli değişen kelime dağarcığımıza eklenen yeni türetilmiş kelimeler;

Ferahpist: Psikolog ve terapistlerin seans ücretleri malum olduğu için; derdini içini döktükçe ferahlatan arkadaş, dert ortağı…

Mimbaşı; Onu bunu, sağı solu, gerekli gereksiz ithamlarla mimleyen kişi.

Çayyaş: Çay bağımlısı, çay içmeden yaşayamayan kişi...

Dekılte: Erkeklerin gömleklerinin üstten dört bel düğmelerini açarak göğüs kaslarını sergilediği, çoğunlukla kıllarıyla, bazen de altın kolyeleriyle fiyaka yapmaya çalıştığı görüntü.

Hiç çamaşırı: Transparan kadın çamaşırı veya giyilmemiş olan iç çamaşırı.

Kankamatik: Yalnızca parasız kalındığında görüşülüp borç para alınabilen, yakınmış gibi davranılan ve ensesi kalın arkadaş.

İçerdöver: Her akşam eve sarhoş gelip karısını, çocuğunu döven, olmaz olası koca veya baba.

Sinirbaz: Sizi her defasında sinirlendirmeyi başarabilen çok özel kişi.

Lafıza kaybı: Söylenilen sözün unutulması, sık sık yanındakilere "Ne diyordum ben" sorusunu sorma ihtiyacı duyulması.

Keldiven: Saçı olmayan erkeklerin; kafalarını güneş, soğuk hava, yağmur gibi dış etkilerden korumak için kullandıkları başlık, peruk gibi gereçler.

Markalemun: Saç şeklini ve rengini üzerindeki marka moda giysiye göre değiştiren, dış görünüşüne aşırı önem veren boş ve sığ insan.

Jeloğlan: "Jölesiz çıkmam abi" diyen erkek tipi.

Shopşal: Alışveriş merkezlerinde saatlerce aylak aylak dolaşan, boş boş vitrinlere bakan avare kimse.

Göbekdeliliği; Yeni moda göbeği açıkta bırakan kıyafeti giyme çılgınlığı… Telefonu yüze tutup aynadan fotoğraf çekme ile kombin yapılır.