Bir yerden tanıdık geldi mi
Moğollar, Buhara'yı kuşattıklarında, halkın direnişi yoğun ve kuvvetli olduğundan uzun süre şehri teslim alamadılar. Cengiz Han, Buhara halkına bir haber gönderdi:
"Silahlarını bırakıp bize teslim olanlar güven içinde olacaklar, ama bize direnenlere asla eman vermeyeceğiz!"Müslümanlar ikiye ayrıldı. Bir grup; "Asla teslim olmayalım, ölürsek şehit, kalırsak gazi olur şerefimizle yaşarız" dediler.Diğer gurup ise; "Kan dökülmesine sebep olmayalım, sulh iyidir, hem silah, hem de sayı olarak onlardan azız, gücümüz onlara yetmez" dediler ve teslim oldularCengiz Han, silah bırakıp da teslim olanlara;"Teslim olmayanlara karşı bize yardımcı olun, galip geldiğimizde, şehrin yönetimini size bırakalım" dedi. Gönderdikleri elçi Cengiz Han'a iki şartla şehrin kapılarını açacaklarını söyledi; şehir halkı kılıçtangeçirilmeyecekti. Dönemin ilim ve kültür merkezi Buhara'nın camileri, kütüphaneleri yıkılmayacaktı.Ve Buhara'nın 12 kapısı birden düşmana açıldı. Cengiz Han şehre girdi, askerlerini meydanda topladı ve avazı çıktığı kadar bağırmaya başladı:"Camileri, kütüphaneleri yıkmayın, yakın! Kitapları ırmağa atın. Direnmeye çalışan herkesi canlı canlı gömün. Kılıç kullanmayın, ne de olsa kesmeyeceğimize söz verdik!.."Kahkahaları neredeyse şehrin öbür ucundan duyuluyordu. Buharalı Arslan Han daha fazla dayanamadı: