Yaşlı gençler!

Gençlerin gözlerindeki mektupları iyi okumak gerekiyor ama teknolojik dünyada insanları okumanın da hükmü yok mektupların da. Onlara "Z kuşağı" deyip meseleyi kestirip atmak kolay! Para dolaşımının kan dolaşımından değerli sayıldığı bir zaman diliminde çoğunda umutlar iptal. Çünkü onlar en çok yalanı gördüler, haksızlığı.

***

Onlar "yaşlı gençler!" Kaygılarının önüne geçebilmek için dik başlı dursalar da çoğunda "elde var hiç!" Hayat onların elinden tutmuyor, onlar da hayatı iplemiyor. Bir kafede kahve içmek onların yasası. Elbette derdi tasası olan çok ama hayal ettikleri geleceğin kendilerine gelmeyeceğini bildikleri için günü yaşamak daha anlamlı geliyor çoğuna.
İstanbul'un her yanı kalitesiz üniversite ilanlarıyla dolu. Bu kadar üniversiteden mesleğinin erbabı olabilecek kaç insan çıkacak O paraları ödeyebilmek için annelerin babaların canı kaç kere çıkacak

***

Geçen hafta alışveriş yaptığım marketteki kasiyer genç beni tanıdı, "sizin yaşadığınız devirde yaşamak isterdim" dedi. O delikanlının özlemini, nostaljinin teknolojiye karşı zaferi olarak kabul ettim.
Şimdiki zamanda kötülüğün yoluna baş koyanların, iyiliğin yoluna taş koymasını bildiğim için.
Kasiyer delikanlı beni bırakmadı.
"Eski sanatçıların sihri neydi" diye sordu. "Onların sihri dürüstlük ve ahlaktı" dedim, "müziğe ve sinemaya verdikleri emekti. Her şeyden önemlisi halkla birlikte yürümekti." Yetmemiştir diye sihrin arkasını getirdim. "Onların sihri belki de bizdik. Sokak çeşmesi, gaz lambası, beyaz mendil, helal para." Noktayı koydum. "Yetmez mi" Gülümseyen delikanlı "yeter de artar bile" diye karşılık verdi.

***

Şerefsizlik çatlaklarından içeri sızmayı matah bir şey sanan ve gençleri uyuşturucuyla şiddete özendiren yeni moda şarkıcılar dünyasında, kasiyer delikanlı Cem Karaca'nın tamirci çıraklarına gösterdiği özeni saygıyla andı. Ben kasadan ayrılırken, kendisini bekleyen kadere doğru yürüdüğünü hayal ettim de içim yandı!

***

Her şeyin başı umut ve özgürlük. Bu satırlar bir genç kızın günlüğünden. "Bütün yalanların gerçek olarak yansıtılmasının yan etkilerini yaşıyorum. Ahlaksızlığın ve kötülüğün bu denli ayakta durmasıyla güzelliklere oturacak yer kalmadığını görüyorum. Umutsuzum ve böyle bir dünyada anne olmaktan korkuyorum." Not: Bizler gençliğimizde bu kadar korkmamıştık!

27 AĞUSTOS 2025