Yarasalar!
İNSANLIKTAN çıkmış bir düzende keyfimin kahyalığını hayallerim üstlenirken düşüyorum yollara.
Ama hayaller gerçeklere yenilmemi engelleyemiyor ne yazık ki! Yürüyüşe çıktığım sabah "bir gemi kalkıyor" çağrısına koştuğum günkü gibi.
Gemiye bindim, borçlarından bunalmış bir adam kendini asıyordu, ipini kestim teşekkür etmedi, "sana ne" dedi "bu benim hayatım!" Kirli çamaşırlarını asıyordu magazin dünyasında nafakayla beslenen pespaye bir kadın, adamın biri geldi ipe un serdi. Kara parayla yaratılmış ve hayatı burnundan çeken züppelerden biriydi. Paraları Amerika'dan geliyordu değirmenin suyu Türkiye'den!
"Senin gibileri akrep soksa akrep zehirlenir" dedim güldü, bir akrep nasıl gülerse öyle!
Geminin öbür ucunda kadınlara ve çocuklara silah çekiyordu zorbalar, karşılarına dikildim "hoştt" dedim en irisine, adamlar sözlerimin çevirisine ihtiyaç bile duymadı.
Onlara denizde karada ölüm yoktu, can aldıkça ödül alıyorlardı, insanları dolandırdıkça gururlanıyorlardı.
Sinirlendim ilk limanda attım kendimi.
Kader kırmızı ışıklarını yine garibanlara yakmıştı, ışıkları tersyüz ettim de güzel insanları sevmeyen kader bir ışıkla değişir mi
Sonra bir mahalleye girdim, fesat pencereler açılmıştı ardına kadar!
"Biraz da sevgiye açılın" diye bağırdım sadece birkaç kişi duydu, diğerleri televizyon dizilerinin karşısında kendinden geçmişti.
Geceyi yıldızlarda geçirdim, diş geçiremediğim haksızlık karşısında çaresizliğimi bulutlara astım. Sinirlendim indim bir limanda.
Sesimi soluğumu cebime koyup evimin yolunu tuttum. Kavşakta kalabalık vardı, Mercedesli bir adam karşıdan karşıya geçen bir çocuğu ezmiş!
Adam yolun ortasında can çekişen çocuğa elini uzatacağına oturduğu koltuktan ahkam kesiyordu, "siz benim kim olduğumu biliyor musunuz" "Kesin pezevenksin ya da uyuşturucu kaçakçısı!" diye haykırdım duymadı ya da kitabına uymadı! Çocuk yolun ortasında kan kaybediyordu da aldıran yoktu.
Bir anda mafya kılıklı birkaç adam geldi, Mercedesli adamın etrafını sardılar, "bir emrin var mı ağam" Mercedesli adam cebinden çıkardığı yüzlük dolarları mafya kılıklı adamların ellerine sıkıştırdı, "bir şeyim yok" dedi "sadece sinirim bozuldu!" O sırada ambulans geldi, Mercedes'in koltuğundaki siniri bozulan adamı alıp hastaneye götürdü, çocuk hala yolun ortasında can çekişiyordu.