Vicdan nöbeti!

YAKALANAN uyuşturucu çakallarının yerine yenileri geliyor. Sistemin ayakta kalması için "boşalan yerlerin" doldurulması kaçınılmaz bir gerçek. Çünkü ortam müsait!
İstanbul'un her köşesi torbacılar tarafından abluka altına alınmış.

Yaş küçüldükçe hacim büyüyor.
Bir de "puf" gerçeği var, yani elektronik sigara. Hangi babayla konuşsam okuldaki çocuğunu kontrol altına almak uğraşında. Çünkü okullarda elektronik sigara kullanan çocuk sayısında patlama yaşanıyor, özellikle kız çocukları "berbat bir modayı" takip ediyor sanki.
"Bir kere denedim baba" diyenler var.
"Bir kereden bir şey olmaz" diye düşünen babalara söylemem gerekeni söylüyorum.
"Bir kereden her şey olur!" Gerçeklere "mal gibi" bakmanın bedeli ağırdır. "Benim çocuğum kullanmaz" diyen babaların çocukları için yapılıyor o imalat!

Rap müzikle ve Amerikan filmleriyle bile uyuşturucunun özendirildiği bir zaman diliminin içindeyiz. Kalplerde nefrete yer açılıyor artık, masumiyete oturacak yer kalmadı! Bizim verdiğimiz mücadele "bu ülkede okumayan çocuk kalmasın." Çakalların hayali; "bu ülkede uyuşturucu kullanmayan çocuk kalmasın!" Savaşı onlar kazanıyor.
Altlarına son model otomobilleri çekip emniyet şeritlerini bile ihlal ederken utanmadan zafer işaretleri yapıyorlar.
Arsızlığın bu kadarını görmemiştik!

Bizler gaz lambalarını gördük, şarkıcıların artistlerin en asilini. Kara tahtalarda beyaz tebeşirle terbiyenin hasını öğreten öğretmenleri gördük.
Veresiye defterine yazarken yoksul insanları incitmeyen, "olunca verirsin" diyen bakkal amcaları gördük.
Talih oyunlarından şüphe edilmeyen zamanları gördük, piyangolarda büyük ikramiye kazananların yüzünü bile gördük.
Ama yemin billah olsun ki gençliğimizde mahallede uyuşturucu kullanan bir kişi bile görmedik.

Uyuşturucuya karşı mücadele etmeyip, kötü alışkanlıkların kendi çocuklarından uzak olduğunu farz edenler yanılır.
Bugün harcanan çocukların hepsinin anası babası da aynı şeyleri düşünmüştü.
Ağaç yaşken eğilir gerçeğine itibar göstermeyip, geleneklerden uzak duruldukça ölü gözünden yaş beklemenin anlamı yoktur.

Köstebeklerin kazdığı labirentlerden çıkmak, uyuşturucu batağından çıkmaktan kolaysa bu memleketin anaları babaları çocukların uyuşturucu baronlarına mı büyütsün Yoksa pamuk ipliğine bağlı canları özne yaparak biz mi büyütüyoruz meseleyi