Vefa!

RAHMETLİ Ferdi Tayfur'un ölümünden sonraki manzaraya baktım. Arkadaşlarımla konuşuyordum da "böyle insanlara yaşarken verilmeyen değer öldükten sonra veriliyor" dedim. "Yoo" dedi biri, o değer kendisine verildi!" İtiraz ettim, "hayır" dedim "Ferdi Tayfur'a verilmeyen değerin kimlere verildiğini hepiniz benden iyi biliyorsunuz!"

Güzel insandı Ferdi Tayfur.
Tarzının en özel sanatçılarından biriydi hatta rakipsizdi. Kimse onun kadar izleyici toplayamadı konserlerinde, kimse onun kadar seyredilmedi sinemalarda. Eski terbiyeye, asalete yakışan bir duruşu vardı. Hayatı boyunca kimseye sırnaşmadı, kimseye de bulaşmadı.
Sistemden nemalanmadı ne kazandıysa helalinden kazandı.

Şarkılarını okuyup yol alanların cenazede bulunmaması şaşırtıcı değil. Ferdi Tayfur gerçek dostlarını bildiği gibi, yaslandığı duvarların sahte dostlardan daha vefalı olduğunu hepimizden iyi bilirdi.
Vefasızlığın her halini gördüğü için kendi içine kapandı. Belki insanlara küskünlüğünün çok sebebi vardı da yorgunluğunu bile gizlemeye çalıştı.

Kendi şirketini kendi stüdyosunu kurdu. Yıllanmış dostu Ahmet Selçuk İlkan'la hem kader hem sanat ortaklığı yaptı, birlikte harika şarkılar ürettiler. Hayatın kan kardeşi oldular.
Ahmet Selçuk İlkan'daki vefa ve sadakatin ışığı hiç sönmez. Kimseyi yangında da bırakmaz yolda da.
Eli her zaman ateşin altındayken, dostları arasında el üstünde olması sebepsiz değildir. Ahmet Selçuk, Ferdi Tayfur'u hiçbir zaman bırakmadı. İyi ve kötü zamanlarında da mezarına toprak atılırken de.
Ahmet benim 45 yıllık dostum.
Bir kere olsun birbirimizi incitmedik.
Şarkı sözü yazarlığına başlarken ondan akıl almışlığım var. Böyle bir dostum var diye gözüm arkada değil, biliyorum ki gelecek zamanlarda da ikimiz de birbirimizi en güzel şekilde ağırlar ve uğurlarız.

Bu devirde gerçek dostlar pek bulunmuyor, şöhretle parayla da adam olunmuyor. O yüzden kimseden beklentimiz yoktur, hele şöhrete ve paraya tav olanlardan.
Zaman gittikçe kötüleşmektedir, ayak izlerimizle gözlerimiz mezarlıkları işaret ederken ölüm bize sorar bazen, "hayrola, nedir bu telaşın" Arkadaş ıslıklarımız duruyordur mazinin sokaklarında, bazı geceler duyarız. Çünkü ölmüş olsalar da bizde hatırı kalmıştır vefalı her arkadaşın!