Umut!
ÖDENEN bedellerden gocunmayan insanların dağıttığı gerçektir umut. Bu böyle gitmez biliyoruz. Her şeye rağmen yarın güzel olacak derken negatif enerjiyi toprağa gömmek istiyoruz.
Bir sütçünün ineğiyle, yağmurun toprakla, ağacın yaprakla sevdasıdır umut. Umutsuzlukta önce hayaller ölür.
Umut iffettir nefret değil. Umut dirençtir betonların arasından boynunu uzatan çiçek. İliklere işleyen merhamet, rahmet vadisinden gelen sesleri dinlemek.
Maviliktir beyazlıktır, fotoğraflardaki delikanlılık genç kızlıktır. Hatta pencere kenarındaki çiçekleri sularken gözlerdeki ıslak yalnızlıktır umut.
Umut denince aklıma hep aynı film gelir, 1959 yapımı 'Siyah Orfe.' Filmde 10 yaşlarında bir çocuk eline aldığı gitarla yanındaki iki çocukla birlikte sabahın ilk ışığına koşar.
"Çabuk olalım" der "güneşin doğmasını sağlamamız gerekir, gecikirsek doğamaz." Ne olursa olsun yenilmez umut.
O yüzden güneşin battığına değil nasıl doğduğuna bakmaktır umut.
Her şey yok olduğunda bile umut vardır, o umut insanın yüreğindeki sevgi, o umut toplum bütünlüğüdür.
Gerçeklere masal süsü vermek, gerektiğinde kendini temize çekmektir.
"Cebini çok sevsen de yüreğinden vermekle bir şey kaybetmezsin!" demektir. Zenginlik katmaktır vicdanlara.
Siyasetle ilgimiz yoktur, kara kara düşünürken bile mavilerimiz vardır. Yalanı sevmeyiz, aklını kullanmayı marifet sayanlara inat delilere hayranlığımız vardır.
Kaybettiğimiz zamanları güzelliklerle dolduracağımızı umut ederiz.
İnsanlık için yapılan tüm tanımların para için yapılmayan bütün güzelliklerle kardeş olduğunu biliriz.
Alışkanlık işte, eski fotoğraflarda bile hala bıraktığımız yerdeyiz ve hala postacılardan mektup bekleriz.
Yıllar geçip gidiyor. Kötülük her yerde kök salsa da herkes bir şeylerimizi alsa da umutların yaşlanmadığını biliriz. Acıları ikiye katlamaz umut. O yüzdendir ki hayata direnmenin bin türlü hali vardır. Çünkü biliyoruz ki kötülükler tazelense de asla bayatlamaz umut.
Umut böyle bir şey, bazen mucize beklersiniz bazen de kendinizin düşünüp söyleyemediğini başkasından beklersiniz. O yüzden siyahlar çok olsa mavilikleri üretelim.