Son arzu!

HAPİSHANELERDEN zaman zaman mektuplar geliyor. Sevgi dolu saygı yüklü mektuplar. Yardım isteyenler oluyor da elimden geldiğince onlara ulaşmaya çalışıyorum. Magazin alemindeki ikiyüzlü insanlardansa, böyle çaresiz insanların satırları daha samimi geliyor bana.

Eskişehir L Tipi Kapalı Cezaevi İnfaz Kurumu'ndan İ.G isimli kader mahkumunun insani istekleri olmuştu da kendisine yardımcı olmuştum. 26 Aralık 2024 tarihli mektubunu saklıyorum, gönderdiklerimin kayıtlarını da.
PTT üzerinden gönderdiğim eşyaların hapishaneye ulaştığı bilgisi geldi ama gönderdiklerim kendisine ulaştı mı merak ediyorum. Çünkü 62 yaşındaki bir kader mahkumunun cevabı da gelirdi diye düşünüyorum.
Mesele bana teşekkür etmesi değil, ihtiyaçları kendisine teslim edildi mi duygusu ve bir mahkumun isteklerini yerine getirmiş olmanın huzuru!

Geçen hafta Batman Beşiri Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'ndan bir mektup aldım. Bir idam mahkumu son arzusunu gerçekleştirmek için benden yardım istiyor. Dört ciltlik bir kitap yazmış. "Bu kitabı birlikte çıkaracağımız kadın bir yazara ihtiyacım var." Neden kadın yazarı tercih ettiğini de açıklamış; "Anlattığım derin konuları en iyi biçimde bir kadın yazıya aktarabilir!" İnsanlar işledikleri suçların cezasını çekiyor olabilir ama dört duvar arasındaki üretimin, bir amaca yönelmenin takdire değer bir yanı var. Hele bir idam mahkumuysa ve son arzusuysa!
O yüzden bu mektubu da sakladım.

Rahmetli babamı 6 yaşındayken kaybetmiştim, 35 yaşındaydı.
Ciğerlerinden rahatsızdı ve ölmeden birkaç gün önce Samatya Hastanesi'nden kaçıp Yenikapı'daki gecekondumuza gelmişti. Canı sigara çekmiş ve o gece mahallede bir tane sigara bulamamıştık. Babam da o sigarayı içemeden birkaç gün sonra hastanede öldü.
"Son arzunun" bende derin bir yarası var. O yüzden çocuklukla bağlarımı hiç koparmadım ve içimdeki çocuğu da hiç büyütmedim!