Kurban olayım!
SADECE dargınları değil bizleri de hayatla barıştırırdı bayramlar.
İnsanların yüreğinde saflık ve temizlik. Siyah beyaz güzelliklerin renkli düşleriyle uyanırdık sabahlara.
Büyülü bir sıcaklığı vardı bayramların.
O yüzden ne zaman bayram gelse çocukların kaybolan sevinçlerini ve bayramların anlamını hatırlarım. Yeni bir pabuçla yatmanın nasıl bir duygu olduğunu onlara gösteremediğimiz için hüzünlenirim. Ve tatile gitmek yerine hayallerimin virane sokaklarına giderim. Orada beni bekleyen birileri vardır bilirim.
Bizler yıldızların altında kutlardık bayramları. Kağıt gemilerle yollardık tebrik kartlarını. Hiçbir yere sığdıramazdık hayallerimizi.
Hayallerimiz de bizi yere göğe sığdıramazdı zaten! Bayram yerleri bütün çocukları peşinden sürüklerdi.
Lunapark nereye biz oraya. Bazen bir cambaz gelirdi mahalleye, mahalle ayağa kalkardı. Cambazın hünerini gösteren ipti, o cambazlar kendilerini izleyenlerin sihrine sahipti. O sihir bizdik, hayallerimiz topaç gibi dönerdi.
Çiçekli basma entarili kızların elinde rengarenk balonlar. Kaçıranın vay haline! Bayramın sevinci bir anda gözlerinde sönerdi.
Diller şeker, evler derme çatma taştan. Münir Nurettin dinlerdi büyükler Her şeye yeterdi akşam sefaları. Kısık bir idare lambası eşliğinde, bir tatlı huzur alırlardı Kalamış'tan.
Bütün çocukların harçlıkları hazırdı komşu evlerde. Bir dantel inceliğinde avucumuza sıkıştırırlardı mendil içinde. Bazen o mendillerin içinde lokum da olur ki değmeyin keyfimize.
Hayatın rüzgarında bütün çocuklar kol kala. Bazen aramızdan birileri kaybolurdu da her komşu başkasının çocuğunda kendi çocuğunu bulurdu.
Bayram geceleri türküler geçerdi evlerin içinden. Adım başı bahçe, adım başı ağaç. Bir çiçek nasıl tutulursa en narin yerinden, çocukların elinden öyle tutardı anneler. Harçlıklarımız yeterliyse ya sinemaya giderdik ya çizgi roman alırdık. Çizgi romanlarda ya haydutlarla savaşırdık ya da hiç durmadan gülerdik. Bütün sokaklar sevda çeşmesi ama bayramlarda yazlık sinemalarda gazoz içmenin keyfi başka olurdu. Yeni çıkan şarkılara meraklı olurduk, plakçıların önüne toplanır yeni çıkmış 45'likleri dinlerdik. İnsanlar evlerindeki kırık camları onarmakta gecikirdi de kırılan kalpler bayramlarda anında tamir edilirdi. Birbirimizi gönülden severdik.
Kurban bayramlarında kuzuların sessizliğine takılırdık en çok. Bayram sabahı erkenden kalkıp onlara dokunmak bile huzur verirdi bizlere.