Kahır mektubu!

KIŞIN evlerde siyahlar açıyor.
Mayalanmış sevgilerden ekmek yapıyor anneler, içine umut katıyorlar, çocuklarına kederle örüyorlar kazakları. Kurulan tuzakları da biliyorlar uçurumları da.
Acemi çocukları bekleyen usta puştlar dünyasında o çocukları koruyabilmek eskisi kadar kolay değil artık.
Hayal terzileri bile kalmamışken!

Alçak tavanlı evlerin yoksulluğunu yıllardır anlatıyoruz da ne oluyor!
Anlam boşluklarını insani duygularla besleyen dedelerin köstekli saati kaçı gösteriyor Her gün artan fiyat etiketleriyle hayat onlara günlerini gösterirken!
Bir paket kahvenin 40 lira olduğu bir ülkede, bir kahvenin 40 yıllık hatırı 80 yıla çıkarılsa ne yazar!

Parayı bulamayan kafayı buluyor.
Yetkililer arı gibi çalışırken bile önü alınamayan bir sirkülasyon var!
Ceplerinde şiir gezdiren delikanlıların modası geçti artık.
Kimyasal uyuşturucuların yanında yeni moda haplar çıkmış, gençlerin dünyası uyuşturucunun ekseni etrafında dönüyor!
Onlara "ömrünüz bu kadar ucuz mu çocuklar" diye haykırsak ne yazar!
Gelecekte gözü olmayanlar varken!

İçlerini acıtan bir dünyayı avuçlarında taşıyor onurlu analar babalar.
İnsanlar ne kadar kabalar ne kadar zalim. Kötülük çiçekleri nasıl bu kadar kolay açabiliyor merak ediyoruz!
Yıldızların bile yüzü kızarıyor.
'Biz böyle değildik' desek ne yazar!
Sosyal medya mezbahalarında kesim işlemleri son hızıyla sürerken!

Yazdan kalan sımsıcak fotoğraflar kışın insanların içini ısıtabilir mi
Ateşin hesabına yazılan külleri karıştırmanın da bir anlamı kalmadı.
Eski sevdalar yaralanmışken!
Gündelik aşkların getirisiyle beslenmek ahlaksızlığın öbür parçası!
'O kirli paranın cehenneme kadar yolu var' diye haykırsak ne yazar!
Masum düşler bile 'paralanmışken!'

Bizim yazdıklarımız kahır mektubu!
Ancak vicdanı olanlar okur!

MUTLULUK TAKVİMİ
Birini gözünden yaş gelene kadar güldür.
Yere düşeni kaldır.