Türkiye, son yıllarda savunma sanayiinde hem kendi uçağını geliştiren hem de kısa vadede hava gücünü koruma zorunluluğu olan bir ülke konumunda. F-35 programından çıkarılmasının ardından, Ankara'nın önünde iki paralel hedef vardı:
Birincisi, yerli savaş uçağı KAAN'ı hayata geçirmek.
İkincisi, bu geçiş döneminde hava kuvvetlerinin caydırıcılığını sürdürebilecek bir ara çözüm bulmak. Bu noktada masaya üç aday geldi: Eurofighter Typhoon, Dassault Rafale ve Saab Gripen.
Eurofighter Typhoon, Farnborough Havacılık Fuarı'nda en fazla dikkat çeken savaş uçaklarından biriydi.
Haberin DevamıAlternatifler Ne Sunuyordu Rafale, Fransa'nın son derece gelişmiş, çok rollü savaş uçağı. Ancak sistemleri tamamen kapalı. Türkiye'nin hedefi yalnızca uçak satın almak değil; mühimmat entegrasyonu ve sanayi katılımını arttırmak. Fransa bu alanlarda teknoloji paylaşımına kapalı. Ayrıca, Yunanistan'ın Rafale filosu kurmuş olması Türkiye açısından stratejik bir handikap. Aynı platformda yer almak, taktik üstünlük sağlamıyor; tersine, rakibin eğitim ve sistem avantajını güçlendiriyor.
Gripen ise İsveç yapımı hafif bir savaş uçağı. Yakıt ekonomisi, bakım kolaylığı ve esnekliğiyle öne çıkıyor. Ama Türkiye'nin ihtiyaç duyduğu şey bu değil. Bölgesel görev konsepti ağır yük, uzun menzil ve yüksek hayatta kalabilirlik gerektiriyor. Tek motorlu Gripen, Akdeniz ve Orta Doğu'daki yüksek sıcaklık ve yoğun tehdit ortamları için yeterli güç ve güvenlik yedeğine sahip değil.
Türkiye Neden Eurofighter'a Yöneldi
Eurofighter Typhoon, İngiltere, Almanya, İtalya ve İspanya'nın ortak projesi. Tamamen NATO standardında. Çift motorlu yapısı, Mach 2'nin üzerindeki hızı, modern AESA radarı ve Meteor hava-hava füzesiyle gökyüzünde güçlü bir caydırıcılık sağlıyor.
Türkiye açısından en önemli avantajı, entegrasyon kabiliyeti ve açık sistem mimarisi. ASELSAN'ın radarları, TÜBİTAK SAGE'nin mühimmatları, TUSAŞ'ın elektronik altyapısı bu platformla uyumlu biçimde entegre edilebilir.
Üstelik İngiltere satış konusunda açık destek verdi, Berlin de ihracatı onayladı. Eurofighter aynı zamanda KAAN projesiyle teknik sinerji yaratıyor. Çünkü Türkiye, yerli savaş uçağında Rolls-Royce ve BAE Systems gibi İngiliz şirketleriyle zaten birlikte çalışıyor.
Haberin DevamıEurofighter Hangi Boşluğu Dolduracak
Türkiye'nin F-16 filosu 2030'a yaklaşırken yaşlanıyor. Yeni uçak üretimi veya modernizasyonu zaman alıyor. Eurofighter, bu dönemde operasyonel boşluğu dolduracak. Ancak bu, geçici bir yama değil, stratejik bir köprü. Pilotların modern aviyoniklere alışmasını, mühimmatların yeni sistemlerle test edilmesini sağlayacak bir 'ara nesil' platform olacak. Aynı zamanda Türk savunma sanayiine bakım, yedek parça ve yazılım alanında yeni iş birlikleri kazandıracak.

3