Geçtiğimiz perşembe akşamı The Four Seasons Bosphorus Otel'de, Türk sporu adına çok önemli bir adım atıldı. ABD'nin en hızlı büyüyen gıda şirketlerinden biri olan Chobani ile Fenerbahçe arasında dev bir iş birliği anlaşması imzalandı. Chobani'nin kurucusu Hamdi Ulukaya'nın Erzincan'ın İliç ilçesinden başlayıp Amerikan gıda sektörüne damga vuran başarı öyküsü ve çocukluk hayalini Fenerbahçe ile bu şekilde taçlandırması, sadece oradakiler için değil, milyonlarca kulüp taraftarı açısından da umut verici bir gelişme. Nitekim Hamdi Ulukaya gecede yaptığı konuşmada "Bugün Chobani'yi Fenerbahçe ile buluşturmakla, ben kendi çocukluğuma bir hediye veriyorum" derken, aslında Türkiye'nin dört bir yanında hayal kuran gençlere de bir mesaj gönderdi.
Haberin DevamıFenerbahçe Başkanı Ali Koç, "Fenerbahçe ile Chobani, yani iki dünya markası, sadece bugünü değil, geleceği inşa etmek için el sıkıştı" sözleriyle gecenin ruhunu özetledi. Ali Koç, bu iş birliğinin bir 'ticaret anlaşması' olmanın çok ötesinde bir 'hayale verilen söz' olduğunu vurguladı. Ve özellikle Hamdi Ulukaya'ya, bu hayali mümkün kıldığı için değil, bu hayale gerçekten inandığı için teşekkür etti. Bu, kurumsal ortaklıktan çok bir gönül birliğinin ifadesiydi. Ali Koç, kulübün finansal performans açısından sağlıklı bir döneme girdiğine işaret ederken borç seviyesinin dikkat çekici düzeyde düştüğünü, Chobani anlaşmasıyla bu sürecin çok daha olumlu ilerleyeceğini vurguladı.
Görebildiğim kadarıyla bu anlaşmanın en değerli yönlerinden biri, kısa vadeli skor hedeflerinin ötesinde, Fenerbahçe'nin altyapı projelerine, genç sporculara ve toplumsal sorumluluk projelerine vereceği katkı olacak. Chobani'nin de bu vizyona tam anlamıyla ortak olması, Türk sporu adına umut verici bir gelişme. Zira artık sporda başarıyı sadece yabancı transferlerle değil, sistemli, sürdürülebilir yatırımlarla sağlamak zorundayız. Nitekim Ali Koç ile Fenerbahçe'nin, çok önemli başka bir branş olan basketbolda elde ettiği büyük başarı üzerine de konuştuk. Jülide Ateş'in sunduğu gecede iş dünyasından da yoğun bir katılım vardı. Nazım Salur, Ali Karacan, Nezih Barut, Mesut Toprak, Murat Özyeğin, Hulusi Belgü, Selma Altay Rodopman, Şekip Avdagiç, Levent Çakıroğlu gibi iş insanları bu davette gördüğüm isimler arasındaydı.

54