Daha önceki iki Papa ile farklı dönemlerde röportajlar yapmıştım. Seyahatlerimde Papalık kurumu ve Vatikan'daki işleyiş hakkında fikir edinme şansım oldu. Görevine kısa süre önce seçilen Katoliklerin dinî lideri Papa 14. Leo; mütevazı, iletişime açık ve çalışkan bir izlenim veriyor. Öyle ki kısa süre içinde Ortodoksların dinî lideri Patrik Bartholomeos ile de iki kez bir araya geldiler. Papa bu yaklaşımıyla Doğu ve Batı arasındaki diyaloğun geliştirilmesine istekli ve arzulu olduğunu düşündürdü.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan, Vatikan'da Katoliklerin ruhani lideri ve Vatikan Devlet Başkanı Papa 14. Leo ile görüştü. Bu seyahati yerinde izlemedim ancak yorumları ve karşılıklı açıklamaları dikkatle takip ettim.

Son derece önemli konular ele alınmış, ortak kaygılar dile getirilmiş, birlikte hangi alanda çalışılabileceği üzerinde durulmuş.

TRT ve Anadolu Ajansı'nın Vatikan'dan geçtiği haberleri okurken bazı kesimlerden gelen yorumlar dikkatimi çekti. Kimi insanların "Emine Erdoğan neden Vatikan'a gitti", "Ne gerek vardı", "Neden el sıkıştı", "Hıristiyanlarla görüşmek doğru değil" vb. görüşlerine rastladım.

Belki konunun biraz açıklığa kavuşması için bazı hususların altını çizmekte fayda var.

Vatikan, İtalya sınırları içinde çok küçük bir yer de olsa aynı zamanda bir devlet niteliği taşır. Papalar, aynı zamanda Vatikan'ın devlet başkanıdır. Bu nedenle Papalık kurumları ve Vatikan devleti iç içe geçmiştir.

Herhangi bir devlet başkanı ile nasıl görüşmeler yapılıyorsa -dinî lider olsa da- Papa da devletin başkanıdır. Görüşülmesi son derece normaldir. Papa Leo'nun son derece yoğun programı arasında böyle bir görüşmeyi kendisinin de arzu etmiş olması, aynı zamanda Türkiye'ye verilen önemin bir göstergesidir.

Ayrıca Papa, İznik Konsili'nin 1700. yıldönümü vesilesiyle Türkiye'ye özel bir ziyarette bulunmayı ve İznik'te tarihî bir etkinlikte Patrik Bartholomeos ile bir araya gelmeyi de planlıyor. Ortodoks ve Katoliklerin ayrılmasına neden olan tarihî olayın yıldönümünde iki büyük mezhebin dinî önderlerinin ülkemizin dinlere ve inançlara saygılı, barışçı ve huzurlu ortamında bir araya gelecek olması memnuniyet vericidir.

Emine Erdoğan ve Papa Leo görüşmesinde insanlığı, bölgemizi ve ülkelerimizi ilgilendiren kritik konular ele alınmış.

Hristiyan ülkelerin yönetimleri ve Batı toplumları üzerinde ciddi bir etkisi olan Papa ile bu konuların istişare edilmesi, Türkiye'nin kaygı ve endişelerinin farklı bir düzeyde ve düzlemde dile getirilmesi önemli. Kuşkusuz diplomatik temaslar, ülkelerin liderleri, bakanları ve diplomatları tarafından yürütülüyor ancak konunun bir de insani ve kanaat önderleri tarafı var. First Lady'ler yani lider eşleri toplumun farklı kesimleriyle ve yumuşak güç unsurlarıyla da irtibat hâlinde oldukları için onlara kulak verilmesini anlamlı buluyorum.

BU ÇABALAR DEĞERLİ

Benim de takip ettiğim Birleşmiş Milletler Genel Kurulu vesilesiyle New York'taki Türkevi'nde verilen resepsiyona gelen Emmanuel Macron'un eşi Brigitte Macron ile de bu meseleler konuşulmuştu. Emine Hanım, Macron'dan Avrupa çapındaki duyarlılığın artırılması için daha fazla gayret gösterilmesini rica etmişti.