Büyük tehlike kapımızda geç kalma lüksümüz yok

Ekonomi, dış politika gündemi ve Türkiye'de yaşanan yoğun gelişmeler nedeniyle deprem ve afetlere hazırlık konusu yine unutuldu. Zaman zaman sarsıntılarla "Ben çok büyük bir tehlike olarak buradayım" diye kendini hissettirse de insanlar genellikle üzüntü ve stres verici olayları unutma eğilimindedir. Ancak deprem riski asla unutulmaması ve gündemden düşmemesi gereken çok ciddi bir gerçeklik. Kahramanmaraş ve Hatay merkezli depremlerde bir anda nasıl bir trajediyle yüzleştiğimizi nasıl unuturuz

Türkiye'yi, depremsellik açısından farklı bir coğrafyaya taşıyamayacağımıza göre bu tehlikeleri minimize edip, şehirleri, yaşam alanlarımızı ve toplumumuzu afetlere dirençli hâle getirmekten başka çaremiz yok. Yerkabuğu milyonlarca yıl olduğu gibi gelecekte de Anadolu toprakları ve Trakya'da deprem üretmeye devam edecek.

Haberin Devamı

Ülkemiz açısından beka meselesi olan bu konunun, kurumların ve sorumluluk makamındaki isimlerin gündeminden düşmemesi çok önemli.

Akademisyenin bilgi ve araştırmalara dayalı şekilde toplumu bilgilendirmesi, farkındalığın güçlenmesi açısından çok önemli. Devletin ve yerel yönetimlerin hazırlıklarını bu doğrultuda yapması açısından da öyle.

İTÜ geleneğinden gelen, yer bilimci Prof. Dr. Naci Görür, bu alanda saygın isimlerden biri. Kendisiyle, CNN Türk'te çok önemli yayınlar yaptım. Programlarımızın önemli kısmını sarsıntıların hiç olmadığı zamanlarda, konunun soğumaması amacıyla gerçekleştirdim.

MAHALLE BAZINDA PLANLAMA

Taşyapı Yönetim Kurulu Başkanı Emrullah Turanlı'nın depreme dayanıklı mahalleler oluşturma vizyonu çerçevesinde düzenlenen ve özellikle çocukların bilgilendirilmesini hedefleyen etkinliğe davetliydim. Prof. Dr. Naci Görür'ün onur konuğu olduğu etkinlik, kentsel dönüşüm ve depreme dayanıklı binalarla ilgili çalışmaların büyük bir hızla yürütüldüğü, şehrin en önemli merkezlerinden Şişli'de düzenlendi. Etkinliğe davetli olan yüzlerce aile ve beraberindeki çocuklara deprem çantaları, ilk yardım kitleri ve Naci Görür imzalı deprem bilgilendirme kitapları hediye edildi.

Haberin Devamı

Naci Görür, çocuklar ve aileleriyle buluşmasında şu hususların altını çizdi: Bir kenti depreme hazırlamak ve deprem dirençli bir kent oluşturmak için, o kentin tüm taraflarını deprem dirençli hâle getirmek gerekir. Kent bileşenleri arasında; yönetim, halk, altyapı, yapı stoku, ekosistem, çevre ve ekonomi yer alır. Deprem dirençli bir kent oluştururken öncelikle mikro bölgeleme çalışması, tehlike analizi, risk analizi ve risk azaltma çalışmaları yapılmalıdır. Risk analizi sürecinde halkın rolü çok önemlidir. Deprem bilinci ve kültürü olmayan bir halkın bulunduğu bir kenti deprem dirençli yapmak mümkün değildir. Bu nedenle ilk adım, halkın bu sürece katılımıdır. Halkın içinde deprem kültürü oluşturmanın en etkili yolu eğitimdir. Bu eğitim, 7'den 70'e toplumun her kesimini kapsamalıdır. Deprem kültürü okul öncesi dönemden itibaren çocuklara kazandırılmalıdır. Çünkü çocukların deprem farkındalığı son derece önemlidir. Deprem kültürünü ve bilgisini nesilden nesile taşıyacak olanlar gençlerdir. Bu nedenle, bu kitlelerin bilinçlendirilmesi ve eğitimi, deprem dirençli bir toplumun temelini oluşturur…