Üstad'ın hitapları ve bizler

H. Muharrem Okur Arda Bilik

Risale-i Nur Külliyatında Üstad Hazretlerinin talebelerine pek çok şekilde hitap ettiğini görüyoruz. Bunlardan bazıları:

"Aziz, sıddık, vefadar, hakikatlı, fedakâr, kardeşlerim" (Barla Lahikası)

"Canımdan ziyade sevdiğim kardeşlerim" (Şualar)

"Ey bu dar-ı fanide medar-ı tesellilerim, bu diyar-ı gurbette enislerim ve esrar-ı Kur'ân'iyede beni iştiyaklarıyla konuşturan zeki, ferasetli muhataplarım" (Barla Lahikası)

"Aziz sıddık, sarsılmaz ve tevekkülün mahiyetini ve kıymetini anlayan kardeşlerim" (Şualar)

"Halis, muhlis kardeşlerim ve hizmet-i Kur'ân'iyede ciddî, hakikî arkadaşlarım, muktedir, müteyakkız kardeşlerim" (Barla Lahikası)

"Aziz, sıddık kardeşlerim ve mübarek varislerim ve emin vekillerim" (Emirdağ Lahikası)

"...bu dehşetli asırda mükemmel tesellilerim ve varislerim" (Emirdağ Lahikası)

"Aziz, sıddık, sarsılmaz, usanmaz, çekinmez, çekilmez kardeşlerim" (Emirdağ Lahikası)

Bu konu ve ifadelerle ilgili çeşitli yazılar, hatta özel çalışmalar mevcut. Bilhassa bizlerin de nazarlarınıza sunmak istediğimiz husus, bu hitap çeşitlerinin son derece şevk verici ve cesaretlendirici olmaları. Temel eserlerden olan "Mektubat" eserinin Altıncı mektup kısmının başında Üstad hazretleri yine "Gayretli kardeşlerim, hamiyetli arkadaşlarım..." şeklinde hitabıyla bizlere gayret ve hamiyet hususunda mesaj gönderiyor.

Kendisine yöneltilen "Niçin istirahat-i hayatına çalışmıyorsun, belki reddediyorsun Ve gayet zevkli ve masumane lezzetli bir hayat ve bir ömür kendine Nur dairesinde aramıyorsun" (Emirdağ Lahikası) şeklindeki sualine yine aynı eserde detaylı şekilde cevap vermekle birlikte Risale-i Nur şakirtlerinden bahisle şu cümleyi kullanıyor: "Hem madem Nur şakirtlerinden çokları hem malını, hem istirahatini, hem dünya zevklerini, hem lüzum olsa hayatını Nur'un hizmetine feda ediyorlar, sen ey nefsim neden fedakarlıkta en geri kalmak istersin."