Yeni yıl ile birlikte gündemimizde en çok yer tutan konulardan birisi de ekonomi. Yeni asgari ücret, emeklilere zam oranı, bunun yanında ardı arkası kesilmeyen zamlar, vergiler, ilave kesintiler

Hemen herkes de farkında ki kaşıkla verilen maalesef kepçe ile alınacak. Alım gücünün günden güne düştüğünü gözlemleyebiliyoruz.

Çünkü mevcut yönetim, verdiği sözleri ve vaatleri gerçekleştirmekten çok uzakta. Başkanlık sistemine geçilince bitirileceği söylenen terör, ekonomik olarak başlayacak şahlanma, yaşanacak maddi-manevi terakki maalesef gerçekleştirilmedi. Hatta çok daha geriye gidildi.

Elbette tüm bunlar ümitsizliğe sevk eden hadiseler değil, bilakis bir hastalığın teşhisi olarak karşımıza çıkmalı. Hususan, ekonomik olarak karşımıza çıkan bir hastalığın çaresi yine maddi manevi tüm hastalıklarımıza şifalar sunan Kur'an'da ve Kur'an'dan asrımıza süzülen Risale-i Nurlarda. Peygamberimiz (asm) ve sahabeler özellikle İslamiyet'in ilk yayılma dönemlerinde kıtlıklar, ekonomik bozukluklar, yokluklar ile mücadele etmiş.

Yine Üstadımız Bediüzzaman Said Nursi'nin yaşadığı dönemde ülkemiz ve dünya büyük kıtlık ve ekonomik bozukluk dönemleri yaşamış.

Böyle dönemlerde en birinci düsturların ve uygulanması gereken prensiplerin iktisat ve kanaat olduğu Risale-i Nurlarda beyan edilmiş. "Sizi bütün kanaatimle temin ederim ki: Kanaat ve iktisat; maaştan ziyade sizin hayatınızı idame ve rızkınızı temin eder." (Mektubat)

Asıl belirtmek istediğimiz husus ise ekonomik zorluklar konusunda da yine Risale-i Nur hizmetlerinde bulunmak, o zorlukları tesirsiz kılıyor. Risale-i Nur'da beyan edilen ve şakirtlerinin tecrübeleriyle tasdik edilen yalnız Risale-i Nurlar ile iştigalin dünyevî Faydaları:

"1- Rızıkta bereket. 2- Kalpte rahat ve sürur. 3- Maişette (geçim) suhulet. (kolaylık) 4- İşlerinde muvaffakiyet. 5- Talebelik faziletini almakla bütün Risale-i Nur Talebelerinin has dualarına hissedar olmaktır." (Emirdağ Lahikası) şeklinde belirtilir.