Yunanistan'da bitecek yolculuk

Öyle olmuyor işte... İlk maçın skorunun esiri olursan, 40 bin taraftarının önünde, çeyrek finalin keyfinin "ekşili" hale getirirsin. Skoru korumak, risk almamak, dengeli oynamak elbette ikili maçların "akıllarından"dır. "Önemli olan turu geçmek" dediğinizde, bir anda takıma ve tribünlere ters "şarj" yapıyorsun. Bu işin bir yönü... İkincisinde lig sınavı var. 3 gün sonra Trabzon'da zor bir maça çıkacaksın. Yıpranma düzeyini en aza getirmek, tempoyu düşürüp yorulmamak, oyuncuları korumak ve hedefe gitmek de anlaşılabilir. Fransızlar; "İyi biten her şey iyidir" diyor. F.Bahçe de 2013'deki yarı final sonrasında, ilk kez Avrupa kupalarında çeyrek finale çıktı. Heyecanı bitirmedi, ülkedeki milli heyecanı da sıcak tuttu. İsmail Kartal, Fred'i ilk 11'e koyarak maç temposunu tekrar kazanmasının peşinde. Kent'i oynatırken hem Tadic'i dinlendiriyor, hem oyuncusuna alan yaratıyor. Batshuayi milli takım kadrosunda ismini okudu ve ülkesinin takımına karşı oynuyor.