Kartal'ın canavarı

'Hadi' dediklerinde ne yapacağını ve nasıl yapacağını biliyordu İsmail Kartal. Takım oluşumunun teknik direktörün çizgileriyle yapılmasının ne kadar önemli olduğunu da Ali Koç ile birlikte kanıtladılar.

Rize maçı sonrasında İlhan Palut'un, "Hayatımda ilk defa çaresiz kaldım" demesi, Fenerbahçe'nin oyun gücünü açıklayan en net ifadeydi. Kartal kendi mütevaziliği ve çalışmaya olan inancı ile 19'da 19 dahil, hiçbir başarıyı kendine mal etmedi. Sadece "Analiz yapıyoruz, çalışıyoruz" cümlesiyle yürüdü. Travmatik beş maçlık süreçte, başta Fenerbahçe taraftarları olmak üzere bu dönem unutuldu. "Acabalar" geldi arkasından. En iyi arkadaşları "Takıma hakim olamıyor" diye yaklaştılar.
Cevap çok gecikmedi; Beşiktaş ve Trnava maçlarındaki 'gösteri' ile 'canavar' sahalara yine geri döndü. Her oyuncunun nasıl oynayacağını bildiği, her maç başka bir oyuncunun öne çıktığı, taraftarla bütünleştiğinde coşkuyu yakalayan bir takım artık Fenerbahçe.
ANALİZ TADİC'TEN
Trnava maçı sonrasındaki röportajında Dusan Tadic, "Killer (katil)" kelimesini kullandı. Takım olarak golü, galibiyeti ne kadar istediklerini vurgulamak için... Ardından rakiplerinin durumunu "Fear (korku)" ile yorumladı. Kurdukları baskının rakibin kazanma ve direnme arzusunu diplere ittiğini anlatmaya çalıştı. 34 yaşında, hayatında artık görmediği kalmamış bir oyuncuyu, bu iddiaya ve hırsa taşımak önemli. Tadic hem lider hem de büyük oyuncu nasıl olur gösteriyor.
İŞTE EDİN DZEKO'NUN SIRRI
Son maçlarda Edin Dzeko'yu taç çizgisi yakınlarında çok görüyoruz. Bu duruma "Enerjisini boşa harcıyor" yorumları da geldi. Hikmet Karaman ile konuştum. "Dzeko markaja gireceğine, asist-pas oyuncusu haline dönüşüyor. Diğer santrforlarda bu özellik yok. Stoperlerin kucağında bekliyorlar. Dzeko oyunu kurmaya karar verdiğinde, hemen Tadic ile Szymanski de onun bölgesine geliyorlar" dedi. İsmail hocanın farkı da burada ortaya çıkıyor. Bir sorun varsa, çözümü aranır. 37 yaşındaki bir oyuncuyu bu kadar koşmaya ikna etmek öyle kolay değil.