F.Bahçe'yi öne geçiren goller öncesinde olanlara bakalım. Penaltı kaçtı, En-Nesyri'nin bir şutu direkten döndü, biri Ertuğrul'un omzundan döndü, İrfan Can Kahveci'nin vuruşu çizgiden çıktı. Kalelerine ilk gelen topun gol olduğu bir maçta, yukarıda saydıklarımız da yaşanınca, kendinizi bir F.Bahçe taraftarının yerine koyun. Kâbusun ötesinde, yaşanmışlıkların getirdiği "yine mi" duygusu. Hamleler de yapıldı. Bir şeylerin değişmesi gerekiyordu ki ıslıklarla çıkan Szymanski'nin yerine giren Levent'in ortasına Semedo'nun vuruşuyla geldi beraberlik golü. İkincisinde Talisca'nın yerine rol alan Cenk'in pası vardı. Alanya'nın dirençli savunması, önde baskısı, geçiş oyunundaki yetenekli oyuncularıyla kurduğu plan 60'a kadar kusursuzdu. F.Bahçe orta sahası yok gibiydi. İlk 45'te ne oyunu kurabildiler ne defansta organize oldular. Alanya pasa izin verdi ama kalabalık kalarak da sürekli hatanın peşine düştü.