Takım ve hakem yokken

Maç yazımda "Fırsat kaçtı" başlığını atmıştım. Evet Beşiktaş önemli bir fırsatı kaçırdı Galatasaray karşısında. Oyuna iyi başlamışsın, 1-0 öne geçmişsin ardından rakibin 10 kişi kalmış ve o maçı 3 puanla bitiremiyor, beraberliğe razı oluyorsun. ünkü sanki 10 kişi kalan senmişsin gibi oyundaki etkinliğini kaybediyorsun. O zamana kadar hep kaleden uzun toplarla çıkarken kaleci Mert'in bir kısa pasında adeta kendi kalene gol atıyorsun.

Sergen Yalçın yorumcu olduğu dönemde birçok teknik adamın takımları 10 kişi kaldığında nasıl oynayacaklarını bilmediklerini söylemişti. Doğru olabilir ama bu maçta da Beşiktaş 10 kişilik rakibine karşı nasıl oynayacağını tam bilemedi. 10 kişi kalmak Galatasaray'ı diriltti. Defans setini daha ileri aldılar ve Beşiktaş'a teslim olmadılar. Kartal da set savunmaya karşı inanılmaz tutuk olunca 2. golü bulamadı. Kısaca 1-0 öne geçtiği ve rakibin 10 kişi kaldığı dilimlerde Sergen Yalçın'ın "oyun zekâsı"nı da pek göremedik.

Hep söylüyorum; Beşiktaş takımlaşma sürecinde hâlâ. Transferler hâlâ çok yeni. O yüzden eleştiriyi oyun üzerinden değil takımlaşma süreci üzerinden yapmak lazım. Evet; zamana ihtiyaç var. Ama Yalçın'ın "Bu transferleri ben yapmadım" diyerek mazeret üretmesi kadar, kendi transfer ettiği oyunculara öncelik tanıması da o kadar yanlış. ünkü transferleri o da yapmış olsa bile birinci problem uyumlu bir takım problemi. Buna kafa yorulmalı öncelikle. Ve burada aklıma gelen bir soru: Acaba kendisinden eksik gedik kadroyla hemen başarı beklenen Solskjaer'in elinde bu yeni transferler olsaydı nasıl olurdu