Hareketsiz hayat kilolara fırsat...

Günümüz şartları ve gelişen teknolojiye bir de pandemi süreci eklenince hayatımız iyice hareketsiz bir hâl almaya başladı. Hareket etmedikçe yiyor, yedikçe hareket etmeyi unutuyoruz... Bu durum fazla kiloları da beraberinde getiriyor ve fazla kilolar artık estetik kaygıların çok ötesinde sağlık problemleri olarak karşımıza çıkıyor. Zamanında müdahale edilmediğinde ölümlere dahi yol açabilen şişmanlık ve ileri aşamasında obezite, Türkiye'de erkeklerin 20'si, kadınların ise 41'inde görülüyor. Avrasya Hastanesi'nden Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Hasan Lice hocamız ile obezite hakkında bilinmesi gerekenleri konuştuk. Op. Dr. Lice hepimiz için, önemli bilgiler paylaştı. Buyurun birlikte okuyalım: "Fazla kilolar her zaman obeziteyi işaret etmez... Bir kişinin kendisini obez olarak yorumlaması için vücudunun normal fonksiyonlarını engelleyecek ve sağlıklı olmasını zorlaştıracak ölçüde kilosunun olması, vücudunda yağ birikmesi gerekir. Bedenin yağ kütlesinin yağsız kütleye oranla aşırı artması olarak tanımlanan obezite, günlük alınan enerjinin harcanan enerjiden fazla olmasıyla ortaya çıkar. Normal şartlarda yetişkin kadınlarda vücut ağırlığının 20-25'i, erkeklerde ise 15-18'i yağ kütlesinden oluşmaktadır. Bu oran kadınlarda 30, erkeklerde ise 25'e çıktığında obeziteden söz edilebilir. Obeziteyi tetikleyen belirli faktörler bulunuyor... Fazla kiloları olan insanlardan sıklıkla 'su içsem yarıyor' cümlesini duyarız. Ancak bu yanlış yanılgının arkasına sığınmak ne fazla kiloları açıklamak ne de fazla kilolardan kurtulmak için yeterlidir. Obezitenin ortaya çıkmasındaki en büyük etken yanlış beslenme ve hareketsiz yaşamdır. Bu etkenlere ek olarak genetik faktörler, nörolojik, fizyolojik birçok unsurun etkili olduğu obeziteyi ortaya çıkaran nedenler; Aşırı beslenme, yetersiz fiziksel aktivite, yaş, cinsiyet, hormonal etkenler, metabolik etkenler, eğitim düzeyi, sosyo-ekonomik etkenler ve kullanılan bazı ilaçlardır. Obez misiniz Obeziteyi belirlemek için en sık kullanılan yöntem Dünya Sağlık Örgütü'nün belirlediği kriterlere göre hazırlanan Vücut Kitle İndeksi'dir. Bu değer kişinin kilosunun, boy uzunluğunun karesine bölünmesiyle hesaplanır. Eğer vücut kitle indeksi 18.50- 24.99 arasında ise kişi normal kiloda sayılmaktadır. Eğer bu değer 25.00-29.99 arasında ise kişi şişmanlık öncesi (Pre-obez) olarak kabul edilir. Diğer değerler ise şu şekildedir; Obez - 30, Şişman I. Derece -30.00 - 34-99, Şişman II. Derece - 35.00 - 39.99, Şişman III. Derece- 40 ve üzeri. Obezite birçok hastalığı miras bırakabilir... Obezitenin birçok hastalıkla ilişkili olduğu görülmektedir. Bu hastalıklar; Tip 2 Diabetes Mellitus(Şeker Hastalığı), hipertansiyon, koroner arter hastalığı, insülin direnci, metabolik sendrom, safra kesesi hastalıkları, bazı kanser türleri, solunum zorluğu, felç, uyku apnesi, astım, karaciğer yağlanması menstruasyon düzensizlikleri aşırı tüylenme, kas-iskelet sistemi problemleri ve gebelikte problemler. Tedavisi mümkün mü Obezite tedavisinde en ideal tedavi yöntemi kişinin yaşı, cinsiyeti, kilosu ve varsa mevcut sağlık sorunlarına göre şekillendirilir. Obezite tedavisinde tercih edilen 5 farklı tedavi yaklaşımı vardır. Bunlar, tıbbi beslenme diyeti, egzersiz tedavisi, davranış değişikliği tedavisi, farmakolojik tedavi ve en bilinen cerrahi yöntemlerdir. Ameliyata vücut kitle indeksiniz karar veriyor! Mide ameliyatlarında ölçüt kişinin kilosu değil, vücut kitle indeksidir. Buna göre kişinin ameliyat