HAZRETİ AİŞE'NİN EVLİLİK YAŞI: Modernist bir tartışma

Dr. Cafer Talha Şeker
İstanbul Ticaret Üniversitesi KASAM

Günümüzde popüler bir aktörün genç modelle evlilik dışı hayat yaşayıp sonra terk etmesini anormal görmeyen modern toplumun "şehirli işçileri", kadına verdiği değerle meşhur bir Peygamberin evlilik hayatını anla(ya)mıyor! Eski insanların "evlilik ve mesuliyet" yaşının bugün "çocukluk ve istismar" olarak görülmesi eski insanların problemi midir, yoksa modern bir olgunluk sıkıntısı mı

Bugün "çocuk evliliği" denen izdivaçlar Eski Yunan, Roma, Çin, İslam dünyası ve Avrupa genelinde, kısacası her yerde çok yaygındı. Hatta erken yaşta evlilik, aristokratlara mahsus görülürdü.

Hazreti Muhammed'in (aleyhisselam)Hazreti Aişeile evliliği modern dönemin dinî tartışma konularından biridir. Bilhassa İslam karşıtları tarafından Müslüman gençlere "Peygamberinizin 9 yaşında bir kızla evlendiğini biliyor muydunuz" sorusu yöneltiliyor. Eski insanlara bu soru yöneltilse umurlarında olmazdı. Peki, neden modern dönem

Evvela şunu söyleyelim: Bu alanda daha geniş ve ilmî bir aydınlatma elbette derin âlimlerin işidir. Biz burada sadece bir sosyal bilimci gözüyle olaylara ve olgulara farklı disiplinler açısından bakıyoruz. Gençler, ilahiyatçıların ve bazı hocaların lafı dolandıran açıklamalarından pek bir şey anlamıyor. Haklılar! Çünkü, konuşanların pek çoğu mevzuya tek branştan bakıyor ve kendi disiplini dışında zayıf kalıyor. Oysa bu sorunun cevabı sadece dinî bir mesele değildir, aynı zamanda sosyal bilimlerin disiplinler arası bir meselesidir. Yani mevzuya sadece İslam tarihi ve din kaynaklarıyla değil,dünya tarihivedeğişim sosyolojisiüzerinden de bakılmalıdır.

Hazreti Muhammed aleyhisselamın (Osmanlılar tarafından üzeri yeşil kubbeyle örtülmüş) türbesi. Hayatta iken burası Hazreti Aişe'nin dairesiydi. Türbede Hazreti Aişe'nin babası Hazreti Ebu Bekir ve Hazreti Ömer yatıyor.9 MUYDU, 18 Mİ

"Dokuz yaşında evlilik" rivayeti günümüzün İslam karşıtlarını memnun ederken modern Müslümanlarını rahatsız ediyor. Çünkü Müslümanların Kur'ân-ı kerimden sonra en muteber kaynak kitapları olanSahih-i BuhariveMüslim'de Hazreti Aişe'nin "Resulullah ile 6 yaşında nişanlanıp 9 yaşında evlendiği" rivayet edilir.

Yirmili yaşlardaki insanların hâlâ öğrenci veya işsiz olduğu toplumlarda, evlilik dışı hayat alışkanlığı veya hayat pahalılığı gibi sebeplerden ötürü 30 yaşından önce evlenemeyen modern toplum insanı için bu elbette dehşet(!) verici bir rivayettir. Oysa dinî kaynakların analizi tek bir açıdan bakarak yapılmaz. Buhari ve Müslim en kıymetli hadis eserleri olsa da aynı kaynaklardan beslenerek Hazreti Aişe'nin evlilik yaşının 18 civarı olduğuna hükmeden âlimler de vardır. Bunlar, Buhari ve Müslim'i çürütmüş olmuyorlar.

Günümüzün modern Müslümanları hadis rivayetlerini anlamakta zorlandığı için modernist İslamcılar, "hadis rivayetlerinin hepsi şüphelidir" tezini savunarak ana kaynakları tartışmaya açtılar. Muhafazakâr Ehl-i sünnet ise bu tartışmada dinî ve ana kaynakları yeniden yorumlayıp modernize etme fikrine karşı direndi. Her iki tarafın da özünde iyi niyetli olan bu iki farklı duruş, üçüncü bir tarafa yaradı.İslam karşıtları, peygamber imajını evlilik yaşı üzerinden karalayarak yeni nesle deizmi pazarlayabildi. Bugüne kadar bu tartışmalarda özetle şu üç görüş öne çıktı:

1) Buhari'de geçen rivayetlerde herhangi bir kötülük veya tuhaflık bulunmamaktadır. Hazreti Aişe eğer 9 yaşında evlenmişse bunda bir tuhaflık yoktur ama bugünkü toplumda sünnete uyuyoruz diyerek aynısını yapamayız; çünkü sosyal gelenek ve hayat tarzı değişmiştir.

2) Rivayetler bir bütün olarak analiz edilirse Hazreti Aişe evlendiğinde en az 15 yaşındaydı. (14'te nişanlanıp 18'de evlenmişti.) Buhari ve Müslim bile olsa Hadis külliyatında geçen her rivayet âyetler kadar mutlak değildir; aralarında tutarsızlık olabilir!

3) Küçük kızla evlenen biri Allah'ın elçisi olabilir mi Sadece Muhammed ile Aişe değil Ömer ile Ali'nin kızı da böyle baba-kız gibi yaş farkıyla evlenmişti. Bu, Araplara ve İslam'a ait bir kültürdür!

İşte bu üç görüşten ilk ikisi kendince İslam'ı savunurken sonuncusu da fırsattan istifade İslam'a saldırıyor. Sosyal medyada yürütülen bu saldırılar ara sıra Müslüman mahallesinde çıkan "çocuk gelin" haberleriyle buluştu mu Playstation Instagram nesline inançsızlığı vaaz ediyor.

NİŞAN, NİKÂH, ZİFAF VE HAZRETİ AİŞE'NİN SEVDASI

Hazreti Muhammed, Mekke'nin en itibarlı ailesinden sağlıklı ve yakışıklı bir gençti. Buna rağmen 25 yaşından 50 yaşına kadar tek evlilik yapıp hayatını sadeceHazreti Haticeile paylaştı. O'nun vefatından sonra çok evlilik yaptı.

Çoğu kültürde bir evliliğin üç aşaması vardır:Nişanile ön sözleşme;nikâhile nihai sözleşme;zifaf(gerdek) ile cinsi münasebet başlar. Her nişan nikâhla sonuçlanmayabilir. Mesela Hazreti Aişe ilk nişanlısıyla evlenmemiştir. Her nikâh da zifafla sonuçlanmayabilir. Mesela Resulullah'ın nikâhladığı hâlde gerdeğe girmediği kadınlar olmuştu. O hâlde nişan ve nikâh tarihleri (yaşları) ilan edilse de insanların ne zaman zifafa girdiği ilan edilmez, meçhuldür. Bu durumda Hazreti Aişe'ye atfedilen sözü (yani rivayet edenleri) reddetmiş mi oluruz Velev ki o rivayeti şüpheyle karşılasak bu defa ana kaynakları itibarsızlaştırmış mı oluruz Bu, meselenin başka bir yönüdür. Bu yazıdadünya tarihivedeğişim sosyolojisiüzerinden bakıyoruz.

Hazreti Aişe'nin evliliği, küçük yaşta evlenenPolonya Kraliçesi Jadwiga'nın dramatik ve travmatik evliliği gibi olmamıştır. Kendisi,babası yaşında da olsayakışıklı ve dinamik görünen Hazreti Peygambere her yönden âşıktı. Vefatından sonra bile arkasından hayat boyu ağlayıp durdu. Kendisinden nakledilen rivayetlerde, hayattayken O'nu çok sevdiğini, O'na nazlandığını ve O'nu kıskanırken bazen de kırıldığını itiraf eder. Hatta Hazreti Aişe'nin Hazreti Muhammed'e en son kırgınlığı da O'nun ölüm anıydı. Resulullah, döşeği üzerinde uzanmış, başı Aişe'nin kucağındayken "refikül alayı isterim" dediğinde Hazreti Aişe O'nun melekle konuştuğunu ve artık dünyadan ayrılmak istediğini anlayıp "Bizi tercih etmiyor, terk ediyor" diyerek çok üzülmüş, vefatından sonra da dayanamayıp çok ağlamıştı.

Baki Mezarlığı'nda müminlerin anneleri (ezvac-ı tahiratın mezarları) ve Hazreti Aişe radıyallahü anhanın mezarının bugünkü hâli.ERKEN YAŞTA EVLENME GELENEĞİ

Bugün "çocuk gelin" veya "çocuk evliliği" denen evlilikler tarih boyu normaldi. Tarih araştırmalarına göre eski Yunan, Roma, Çin, İslam dünyası ve Avrupa genelinde, kısacası her yerde 15 yaşından önce evlilik çok yaygındı. Hattaerken yaşta evlilik soylulara mahsustu.

Eski Roma'da özellikle üst sınıf aile kızları 12 yaş civarında, erkekler de 14 yaşında evleniyordu. Avrupa genelinde kızlar 10-12 yaş civarında gelin olabiliyordu. Bu yaşlar genelde âdet görme yaşının başladığı zamanlardı. Âdet görmemiş kızla evlilik yasaktı. Bu genelde bütün dinlerde ve medeniyetlerde böyle oldu.

18. ve 19. asırlarda Suriye ve Filistin gibi yerlerde bulunan İngiliz-İskoç oryantalistler kızların evlilik yaşı için şöyle der: "Buralarda 16 yaşında evlenmemiş kız pek kalmaz. Amaâdet görmemiş kızın ilişkiye zorlanması mümkün değildir, toplumda kabul görmez ve şeriatta cezası vardır."

Yahudilerde 10 yaşından küçük kızlar babası tarafından nişanlanabilirdi. Bu daha ziyade sürgün-göç yaşandığı zamanlar için fetva verilmiş bir durumdu. Yahudi bir toplumdan olmasa da benzer şekilde Hazreti Aişe ilk yılları âdeta sürgün olanHicret(göç) olayı ile aynı dönemde nişanlanmıştır.

Zamanında İngiltere'de insanlar 7 yaşında nişanlanıp 12 yaşında evlenebiliyordu. Hatta 7 yaş üzerinde evliliğe aile rızasına göre izin vardı. Yani 9-10 yaşlarında bir kızın kilisede evliliği resmen ve dinen merasimle yapılıyordu. İngiliz Prens Henry, 2 yaşındakiFransızPrenses Margaretile nişanlandığında kendisi 5 yaşındaydı. 10'lu yaşlarına gelince evlendiler. Bunların kızları da 12 yaşında evlendirildi. İngiliz Kral Richard II ileFransız Isabella1396'da evlendiğinde erkek 29, kız 6 yaşındaydı.Papa Aleksandır VI'nın kızı13 yaşında evlendiğinde kocası 27 yaşındaydı.Aragonyalı Catherinasiyasi bir evlilikle İngiltere Kraliçesi yapılırken 15 yaşındaydı.

Bu yazıda ısrarla dikkat çektiğimiz gibi bunlarnişanvenikâhyaşlarıdır; gerdekleri sonra gerçekleşmiş olabilir. 16. yüzyılda İngiltere'de 17 yaşındakiSaksonya Prensesi Emilia, kendinden 31 yaş büyük, 48 yaşında olan Kutsal Roma kumandanlarından biriyle evlendirildi. Bu evlilik, yaş farkı açısındanHazreti MuhammedileHazreti Aişeevliliğinden pek farklı değildi.

Üst sınıf aileleraralarında akraba evliliği pekiştirmek için olabildiğineerken yaştakızlarını nişanlar ve evlendirirdi. İngiltere'de bu hukuk ve gelenek, modern toplumu başlatanSanayi İnkılabı'ndan sonra değişti. İnsanlar şehirde toplandı,şehirli işçi sınıfıgenişledikçe şartlar değişti. 16 yaş altı evlilik hukuk dışı kabul edilmeye başlandı; zamanla yeni düzenlemeler yapıldı. Yanimodern sanayi öncesi toplumilemodern sanayi sonrası toplumçok farklıdır. Âdetler değişince idrakler de değişmiştir. Bugünkü algılar bambaşkadır.