Coğrafya kader olmayabilir

Trabzon'un Of ilçesi Yukarı Kışlacık Köyü'nde 1945 yılında dünyaya gelir Prof. Dr. Ali Akyüz. Yoksul bir ailenin sekizinci çocuğu olarak. İlkokulda Köy Enstitülü öğretmeni, Marshall Yardımı kapsamında dağıtılan süt tozunu vermez öğrencilerine. Köyün sütü, yumurtası ne güne duruyordur

İlk ve ortaokulu Of'ta tamamladıktan sonra Trabzon Lisesi'ne kaydolur Akyüz. İlk gün okulun başmuavini ile görüşür, yatılı okumak istediğini söyler. Yatılı bölümün dolduğunu öğrenince ısrar eder: "Ben yatılı okumak zorundayım, yoksa okuyamam". Muavin sorar: "Peki velin kim olacak". Cevap verir Akyüz: "Kimse yok ki yanımda, siz olacaksınız". O yaştaki kararlı ve azimli tutumuyla liseyi başarıyla bitirir. 1963 yılında İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi'ni kazanır. Zeytinburnu'nda bir gecekonduda yokluk içinde yaşayarak mezun olur üniversiteden. Zonguldak Jandarma Birliği'nde tamamladığı askerlik görevinin ardından 1971'de İstanbul Tıp Fakültesi 1. Cerrahi Kürsü'sünde çalışmaya başlar. 28 ay ücret almadan, gönüllü asistan olarak. Her gece nöbet tutarak. Sabahlara kadar ameliyat yaparak.

Çalışkan, kararlı, inançlı, yenilikçi

Kendi arabasını satıp gittiği İngiltere'de öğrendiği laparoskopik cerrahiyi Türkiye'de ilk uygulayan olur. 1988 yılında, hastanenin bodrum katında verdiği tek göz odada endoskopi işlemlerine başlar. Ama zaman içinde bu oda yeterli gelmez. İçinde bulunduğu metruk kat, demir yığınlarıyla doludur ve fareler cirit atmaktadır. Bir hafta sonu, hastane yönetimine bir şey söylemeden, bodrum kattaki demir yığınlarını çıkarttırıp, mekânı boşaltır. Orada bağışlarla ve kendi çabalarıyla cerrahi gastroentoroloji ünitesini kurar. Ki bugün burası Türkiye'nin alanında en gelişmiş ünitelerinden biri. Prof. Dr. Ali Akyüz, cerrahide endoskopi yapılması kavramını Türkiye'de ön plana çıkaran isim olarak da tıp tarihimize geçer. Adı 2005 yılı gazete haberlerinde Robin Hood olarak anılır. Yaşadığı yokluk yıllarını unutmayıp, fakir fukarayı ücretsiz ameliyat ettiği için döner sermayeyi zarara uğrattığı gerekçesiyle hakkında dava açılsa da beraat eder.

Bu öncü ve vizyoner doktorun hayatı "Sıradışı Bir Cerrah" adlı belgesele konu oldu. Yönetmenliğini Orhan Tekeoğlu, yapımcılığını Nurdan Tekeoğlu ve Medya Ton'un üstlendiği belgesel, 32. Altın Koza Film Festivali kapsamında 22 Eylül 2025 Pazartesi günü Adana CinemaPink'te gösterime girecek.

Belgeselin adıyla müsemma bir doktor karşımızdaki. Gücünü uçsuz bucaksız bir insan sevgisi ve çalışkanlıktan alan. Hastalarının, cerrahların, tıp fakültesi öğrencilerinin, arkadaşlarının, ailesinin hayatına dokunmuş. Hem iyi hem kötü gün dostu. Hiç yılmayan dik bir duruş. Kin tutmayan, sakin, dost canlısı. Ama mantıksızlık sözkonusu olduğunda tam bir Karadeniz hırçını. Kurduğu vakıfla öğrencilere burs veren. İstanbul Fakültesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı'nda tam 42 yıl boyunca öğretim üyeliği ve hekimlik yaparken, hastaneye kendisinden erken gelene rastlanmayan. "Varlığım ve yaptığım çalışmalar Cumhuriyet'in ürünüdür" diyen Prof. Dr. Ali Akyüz.