NATO'nun iyi ve kötü polisi

"Türkiye değerli bir müttefik, güvenlik endişeleri giderilmeli." 17 Mayıs "Türkiye'nin önemli bir müttefik olduğunu kabul etmek zorundayız. Türkiye terör saldırılarından en fazla mağdur olan ülke." 24 Mayıs "Bir NATO müttefiki olan Türkiye, bazı endişelerini dile getirdiğinde biz her zaman NATO içinde bunu oturup konuşup, bir ortak yol bulmalıyız." 2 Haziran. Yukarıdaki cümleler, NATO'nun İskandinav (Norveç) kökenli, dolayısıyla İsveç ve Finlandiya'nın 'ekürisi' genel sekreteri Jens Stoltenberg'e ait. Türkiye'nin NATO'daki hakkını teslim eden bu söylemleri dile getiren bu mülayim genel sekreter üzerinden ülkemizi hoşnut tutmaya çalışıyorlar. Ya Stoltenberg; Türkiye, İsveç ve Finlandiya vetosundan vazgeçsin diye ABD'nin kötü polisi oynadığı bir süreçte iyi polisi oynuyor ya da hakikaten NATO Genel Sekreterliği, kelimenin bildik, literal manasıyla yalnızca bir sekreterlikten ibaret. Stoltenberg, "İttifakın doğu kanadı güçlendirilmeli" de diyor. Zaten 1990'dan bu yana NATO, doğuya doğru sürekli yayıldı. Daha ne kadar güçlenecek. Hem diyorsunuz ki NATO'nun doğu kanadını güçlendirmemiz lazım. Hem de NATO'nun güneydoğu kanadında sınırlarınızı; iç savaşlardan, terörden, hatta göçlerden koruyan ülkemize karşı terör örgütlerini destekliyorsunuz. Ayrıca sanki NATO'nun güneydoğu garnizonunu Türkiye'den Yunanistan'a çekercesine, komşumuzu silahlandırıyorsunuz. Onlar da hâlâ 2 bin yıllık Megalo İdea saçmalığıyla borç batağında silahlanıyorlar. Bu silahlanma NATO'nun güneydoğu kanadında yer almayan, terörle mücadele etmeyen bir NATO üyesi için fazla, eğer Türkiye'ye karşı ise Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar'ın söylediği üzere yetersiz. Yunan basını tarafından görüntülenen Lavrion Sığınmacı kampındaki PKK üyeleri, Yunanistan'ın terör örgütü faaliyetlerine ses çıkarmadığını ortaya koydu. BATI'NIN 'SAHTE' HARİTASI NATO'nun güney kanadı denir ama biz ona güneydoğu kanadı diyelim. Haritaya baktığımız zaman bu nitelendirmenin daha doğru olduğu anlaşılır. Ne var ki, kullandığımız mevcut dünya haritası da 'Eurocentrik', yani Avrupa merkezli bir yapıya sahiptir. Beş yüz yıl önce nasıl çizildiyse halen öyledir. Misal Afrika kıtası haritada göründüğünden çok daha büyüktür. Yüzyıllardır kullanılan projeksiyon yöntemleri Afrika gibi devasa büyüklükteki kıtaların olduğundan çok daha küçük görünmesine neden oluyor. Dünya haritası, 16'ncı yüzyıldan bu yana ABD, Avrupa ve Rusya gibi ülkeleri olduğundan daha geniş alana sahip gösteriyor. Google Map çıktı, mavi gezegen uydudan görüntüleniyor falan ama kimse bunu önemsemiyor. Bunu harita uzmanları söylüyor. Ve kimse bunun sebebinin politik olmadığını iddia edemez. Ezcümle Batı, NATO kendine göre bir dünya tasarlıyor ve onu dayatıyor. NATO, şimdi doğu ve güneydoğu kanadında da kendine göre bir harita hazırlıyor. Hem NATO'yu genişletmekten söz edip, hem de güneydoğu sınırınızı koruyan ülkeye karşı onun komşusunu silahlandırırsanız bu ne perhiz ne lahana