Tüketen ve tükenen nesiller

Hiç unutmam Bir sabah komşum kapımı çalmış ve "dünya varmış, bir haftadan beri televizyon bozuk ve bu vesile ile bir araya gelme fırsatı bulduk, hatta tatil için plan bile yaptık" demişti. Komşunun bu ifadelerinin ardından otuz yıl geçti ve bugün televizyonun yerini internet ve cep telefonu gibi ulaşımı daha kolay olan araçlar aldı. Her şey ters yüz oldu ve maksadına uygun şekilde kullanılmayan iletişim araçları hayatımızı yönlendiren bir güce dönüştü ve sadece tüketim alışkanlıklarımızı değil, bakış açımızı ve sosyal ilişkilerimizi de şekillendirerek hesapta olmayan sorunların ortaya çıkmasına neden oldu. İnsan ilişkilerini ayakta tutan bağlar zayıfladı ve sanal dünyanın sakinleri arasına katılan bireyler sevgi, onay ve destek ihtiyaçlarını buradan karşılamaya başladılar. İnsan kendi türüyle kurduğu ilişkilerin hayatına getirdiği kazanımları küçümsedi ve teknolojinin gücüne yaslandı ancak bu durum onu şiddetli bir girdabın içine doğru çekmeye başladı. pushfn('ads'); Teknolojinin içine doğan çocuklar ellerinden hiç bırakmadıkları araçlara bağımlı hale geldiler ve hayatın gerçeklerinden yavaş yavaş uzaklaşmaya başladılar. Çocuklar simbiyotik bir bağ kurdukları bu araçların bir versiyonuna dönüştüler ve soru sorma kabiliyetlerini kaybettiler. Ve yalnızlık kokan sokaklarda umut ararken mumyalanmış bir cesede dönüştüler, nereye sürüklendiklerinin farkına dahi varamadılar. Teknolojinin içine doğan çocuklar kim olduklarının, ne olduklarının bilincinde değiller ve kurumuş bir yaprak gibi savruluyorlar. İnsandan, yuvadan ve kendilerinden kaçarak kafelerde, AVM'lerde, sokaklarda hayat arayan çocuklar cep telefonlarını ellerine aldıkları anda hayattan kopuyor ve sanal bir dünyaya açılıyorlar. Kendilerini dört tarafı kapalı bir mahzende bulan çocuklar içinde bulundukları durumun farkında değiller ve belirsiz bir yöne doğru akıyorlar. Bakışları donuklaşmış çocukların, hiç kimsenin, hiçbir şeyin farkına varamaz hale gelmişler ve savrulmaya devam ediyorlar. Hatırlarsınız otuz yıl önce insanlar akşam vakti bir araya gelir ve dizileri izlerlerdi. Diziler bireyleri hem duygusal dalgalanmalara sürükler hem de onları nasıl yaşayacakları, nasıl düşünecekleri ve neleri tüketecekleri noktasında yönlendirir, kontrol altında tutardı. İnsanlar tehlikenin şiddetini fark edemez hale gelir ve tepkilerini kaybederlerdi. pushfn('ads'); Günümüzde ise teknoloji ceplerimize girecek kadar gelişti ve cep telefonları çok yönlü kullanılabiliyor. Artık bireyler dizilerin başlayacağı vakti beklemiyor, istedikleri zaman istedikleri şeye ulaşabiliyor ve yavaş yavaş dönüşüyorlar. Bugün karşılaştığınız