Anlaşılmak, Anlamak Kadar Önemlidir

Son yıllarda hemen herkesin dillendirdiği "empati", kişinin kendisini karşısındakinin yerine koyarak hemhal olması, duygularını anlayabilmesidir. İletişimin temel kriterlerinden biridir empati Nitekim muhatabınızın halini anlamaktan uzaksanız, onunla güçlü bir bağ kuramaz ve iletişimi sürdüremezsiniz. Empati akıl vermek değildir, anlayabilmek ve kişiye anlaşıldığını hissettirmektir. Anlaşıldığını hisseden kişi yalnız olmadığını düşünür ve hayatın güçlüklerine karşı direnç kazanır. O nedenle anlaşılmak anlamak kadar önemlidir. Muhakkak karşılaşmışsınızdır; sorunlarınızdan bahsettiğinizde muhatabınız sizi dikkatle dinledikten sonra hemen araya girer ve "boş ver, takma kafana, ben bundan daha ağır şeyler yaşamıştım" der ve farkında olmadan iletişimi koparır. Oysa sizin akıl almaya ihtiyacınız yoktur, karşınızdaki kişinin neler yaşadığını merak etmiş de değilsinizdir, sıkıntılarınızı suya bırakıp hayatın akışına doğru yol almanız gerektiğini muhatabınız kadar bilmektesinizdir de. Sizin sadece anlaşılmaya ihtiyacınız vardır ki, bunun için karşınızdaki kişinin sizi dikkatle dinlemesi, duygularınızı anlayıp geri bildirimler vermesi ve yalnız olmadığınızı hissettirmesi kâfidir. pushfn('ads'); Anlaşılmaya ihtiyacı olan bir kişiye akıl vermek karnı aç birisine su uzatmak gibidir. Unutmayın; sorunundan bahseden kişiyi nasihate boğmak onun sorununu küçümsemektir. Oysa kişi bir meseleyi kendisine sorun edinmişse bu onun yüküdür dolayısıyla olaya kendi dünyanızdan değil onun dünyasından bakıp -seni anlayabiliyorum, yanındayım- duygusunu hissettirmeniz gerekir. Halk arasında anlatılan bir hikâye vardır. Küçük bir serçe, gök gürültüsüyle birlikte yağmur yağmaya başladığında, sular altında kalıp boğulacağından korktuğundan tir tir titrer ve "korkudan kırk kantar yağım eridi" dermiş. Tam da bu sırada biri çıkagelmiş ve "senin etin ne budun ne, beş dirhem bile etmeyecek bir kuşsun, nasıl oluyor da kırk kantar yağın eriyor" demiş. Serçe başını kaldırmış ve "herkesin kendine göre bir dirhemi vardır, benim de kendime göre bir dirhemim var" demiş ve sorununu küçümseyen