Rızkımızı çalıp düğünlerine harç diye katanlar...

Bazı merasimler zamanın ruhunu yansıtır. Ölüm merasimi de olabilir bu, düğün merasimi de. Zamanın ruhunu yansıtır, çünkü ambardan alınan bir buğday tanesinde mevsimin bereketini ya da zafiyetini görmek nasıl mümkün ise o olayın teferruatlarında da zamanın ruhunu tasvir etme imkanına kavuşulmuş olur.

Kendisinde öz bir değer bulmakta zorlanan insanlar, yaptıkları ettikleri her eylemin dile düşmesini ister. Dile düştükçe, herkes ondan bahsettikçe, bir süreliğine değerli olduğuna kendini ikna etmiş olur.

Her mevsim düğün yapılır yapılmasına ama ille de yaz düğünlerinin debdebesi fakir fukarayı bir hayli meşgul eder. Zenginin malı züğürdün çenesini yorar.

2025'te "yılın düğünü" etiketi, 63 yaşındaki damat ile 55 yaşındaki geline layık görüldü. 26-28 Haziran tarihleri arasında dünya gündemini meşgul eden üç gün üç gece düğün. Daha önce üç defa evlenmiş, boyundan büyük çocukları olan "taze"nin bu defa giyeceği gelinlik, 900 saatte dikilmiş. Kişiye özel koku tasarlanmış.

Kim bunlar Gezegeni yaşanmaz hale getiren oligarklar.

Dünyanın birinci, ikinci, üçüncü zengini diye sıraladığımız zenginler, bizden, yani dünya gezegeninden aldıkları ile zengin. Biz fakir değiliz, onlar hırsız. Niye birinci iken ikinci, ikinci iken üçüncü oluyorlar diye soracak olursanız, eski karılarına ödedikleri nafaka yüzünden diyebiliriz kabaca.

Kimden bahsettiğimi anlayanlar olmuştur. Ama benim necip okuyucularımın pek çocuğunun gündemine hiç girmemiştir "gezegenin düğünü."

63 yaşındaki Jeff Bezos'un düğününden bahsediyorum. Uğruna karısını boşadığı, 55 yaşındaki tv sunucusu nişanlısına Venedik'te düğün yapmaya kalktı. Thomas Mann'ın 1912'de basılanVenedik'te Ölümadlı romanından ilham ile mi Bezos "Venedik'te düğün" dedi, bilemiyorum. Lakin düğün oldu bir düğüm. Romanın kahramanı yaşlı yazarın sapkın güzellik takıntısı ile, Bezos ve nişanlısının Venedik aşkı arasında bir geçişkenlik var mı bilmiyoruz. İnşallah hiç öğrenmeyiz.

250 kişilik davetli listesi, davetlilerin kendi jeti ile düğüne gelişi filan derken Venedik işgal edildi.

Dünya mirası şehirlerini zenginlerin işgalinden kurtarmaya çalışan bir avuç eylemci, düğün masraflarının 76 milyon dolar olduğu ilan edilince, "Madem bu kadar zenginsin o halde daha fazla vergi öde" diye pankart açtı.

Eylemcilerin eylemi elbette Venedik esnafının hiç hoşuna gitmedi. Ülkemize şu kadar turist gelip şu kadar harcama yapacakken diye başlayıp turizm seferberliği kalkanı eşliğinde höykürdüler. Elbette başlarında turizmden medet uman Belediye Başkanları ile... Rivayet odur ki "Aman gel düğününü burada yap" diyen de zaten Venedik Belediye Başkanı imiş.

Dünya her dem ikiye ayrılıyor. Kalbi olanlar ve olmayanlar. Kalbi olmayanlar muktedir ve zengin, kaybedecekleri çok şey var. Ama her şeyden çok kibirleri var. Bütün gezegeni ve diğer bütün insanları, geçmişlerini ve geleceklerini imha etme hakkına sahip olduklarını düşünüyorlar. Uzay araştırmalarını niye yapıyorlar zannedi-yorsunuz. Dünyayı yaşanmaz kıldıklarının farkındalar, bu yüzden dünyanın geri kalanını imha edip yüzde birlik varlıklarını "ölümsüzleş-tirmek" uğruna doğal olan her şeye düşmanlar.

"Yüzdebirler"e karşı dünyanın yüzde 99'unun hakkını korumaya ant içmiş olan eylemciler, Venedik'in kanallarına oyuncak şişme timsahlar bırakacakları tehdidini dile getirmelerinin ardından temsili düğün yapıp Bezos'un maketini kanala attılar.

Zenginin malı züğürdün çenesini yormadı bu defa. Kalbi olanlar bütün dünyanın hakkını savunmak için eyleme durdu. Madem bu kadar zenginsin o halde parçası olduğun dünya gezegenine katkı sun, diye haykırdılar. İhtiyar damadın düğününde harcayacağı milyon dolarlar ile Gazze'nin yeniden inşa edilebileceğini, paranın bunun için kullanılması gerektiğini söylediler.