Yeni dış politika mı

Türkiye'nin uyguladığı 'yeni dış politika'nın doğru ve isabetli neticeler vermesini arzu ederiz, ancak uzun dönemli ve 'danışılarak' alınmayan kararların uzun dönemde millet menfaatine olması mümkün değil.Dış politikada geri adımların atıldığı sahalardan biri de Suriye ile ilgili olan kararlardır. Her defasında hatırlatıldığı üzere komşularla 'barış' içinde olmak milletin ve memleketin menfaatinedir. Bu bakımdan dış politikada atılacak adımların bir değil, bin defa düşünülerek atılması gerektiği izahtan uzaktır. Fakat, 'kavgacı üslup' iç politikada müşteri bulduğu için bazı idareciler bu dili kullanmayı tercih ediyor. 'Kavga eden lider'lerin görünüşte memleketin haklarını koruduğu zannedilse de; tam aksi gelişmelerin yaşandığına herkes şahit. "Bakın, gördünüz mü! Liderimiz nasıl da 'komşu ülke'ye nota verdi! Nasıl da onu susturdu! Nasıl da ona 'bir dakika' dedi" diye sevinenler oluyor. Aradan aylar ya da yıllar geçince bu 'kavgacı dil'in ülkeye ve millete zarar verdiği anlaşılıyor. Bunun en dikkat çekici misallerinden biri de Suriye konusunda yaşandı. Hayalen 10 yıl öncesine dünüldüğünde, Türkiye'yi idare edenlerin Suriye'yi idare edenler hakkındaki beyanları ve 'savaşın geleceği' konusundaki tahminleri tuttu mu "Bu savaş, bu kargaşa, bu gelişme 3 ay sürer" diyen idareciler acaba bugün ne düşünüyor 10 yıl önce, "Yapmayın, etmeyin. Öfke ile hareket etmeyin. Bir yılı değil, 10 yılı düşünün" diyen 'uzman'lara verilen cevapları hatırlayanlar var mı Türkiye'yi idare edenlerin Suriye ya da diğer konularda bugün yaptıkları değil; 10 yıl önce yaptıkları yanlıştı.