Yap, işlet, yanılt mı

Bazıları iş yaparken ortaya konulan yanlışlara itiraz edilmesini 'iş yapmaya itiraz' olarak anlıyor ve "İş yapana itiraz edilir mi" diyorlar.Her defasında tekrarlandığı üzere itirazlar 'iş yapılması'na değil, iş yaparken yapılan yanlışlaradır. Bunu slogan haline getirirsek, "Yola değil, yolsuzluğa itiraz ediyoruz" demek derdi anlatmaya yeter her halde. Türkiye'de iktidarın iş yaparken uyguladığı metod çok tartışmalıdır. Çünkü uzmanların ifadelerine göre ihaleler çoğunlukla açık ve şeffaf olamadığı yönünde itirazlar var. Elbette 'canlı yayın'lanan ihaleler de var, ama bunun sayısı çok az. Bu sahada sıkıntı olduğunu gösteren en büyük değil, ihale kanununun yüzlerce defa değişmiş olmasıdır. Ekim 2021 tarihli bir haber şöyle: "2002'den bu yana 191 kez değişen Kamu İhale Kanunu bu kez sil baştan değişiyor. İhale yasasındaki özellikle istisnalar maddesine sık sık yeni fıkralar eklenmiş ve alfabedeki harfler sıralamaya yetmeyince z'den sonra aa fıkrası konulmuştu." (https:www.indyturk.com, 5 Ekim 2021) Yaklaşık olarak 20 yılda 191 defa değişen bir kanun olur mu Bu rakamın abartıldığı söylenebilir. Diyelim ki 99 defa değişmiş olsa bu bile işin içinde işler olduğunu akla getirmez mi Yılda bir defa bile değişmesi yanlıştır, nerde kaldı 10 defa ya da 20 defa değişmesi... En büyük itiraz noktalarından biri de yap-işlet-devret adı altında yapılan ihalelerin netice olarak millete pahalıya patlamasıdır. İdareciler özetle diyor ki, "Bu işleri yaptırırken cebimizden para çıkmıyor." İlk bakışta böyle bir 'iş'e kim itiraz edebilir Devletin cebinden para çıkmadan yol, köprü, fabrika yaptırması ayakta alkışlanır. Ama işin özü ve esası öyle değil ki! İlk gün, ihale yapıldığında belki devletin cebinden para çıkmıyor, ama sonra 'garanti' adı altından bir bakıma düzenli olarak 'taksitle' milyarlarca dolar para ödeniyor. Hani devletin cebinden para çıkmıyordu Millete bu şekilde konuşmak onları yanıltmak anlamına gelmez mi Geçenlerde bir yetkili, sorgusuz sualsiz kendisini destekleyen, soru sormayan bir TV'de şu mealde sözler sarf etti: "Bizim bütçemiz belli. Bu kadar kısa zamanda bu kadar işi yapmamız mümkün değil. Yani, bizim ihtiyacımız 50 lira, ama 5 lira paramız var. Bu aradaki farkı, 45 lirayı farklı finans modelleri ile bulmak ve bu işi yapmak gerekiyor. Para yok, yol yapmam diyemezsin. Ben var olan paramı sadece İstanbul'a, Marmara Bölgesine ayırırsam, Kars'a yatırım yapamam. Bütçeden ayırdığım parayla bu işleri