Türkiye'yi idare edenlerin de, muhalefetin de, vatandaşın da üzerinde ittifak ettiği bir mesele varsa, o da 'kötü alışkanlıklar'ın çocukları, gençleri ve dolayası ile aileleri tehdit ettiğidir.Bu konuda bir ihtilaf olmamakla birlikte, bu kötü alışkanlıklarla mücadele yolu noktasında ortak bir karar henüz yok sayılır. İdareciler bir yandan bu alışkanlıklarla 'kararlı bir şekilde' mücadele edildiğini ifade ederken; açıklanan rakamlar bu mücadelenin 'önleyici ve engelleyici' olmadığını akla getiriyor. Yakın zamanda, 'Günde beş bin kişi bu sebeple yakalanıyor' anlamına gelen beyanı başka türlü nasıl yorumlayabiliriz Bazı muhalefet partilerinin "Türkiye'de madde bağımlığının araştırılması için verdiği önergenin görüşülmesinin öne alınması teklifi" TBMM'deki iktidar milletvekillerince reddedilmiş. Peki, böyle büyük ve ciddi bir problem varsa bunun araştırılmasının 'ertelenmesi' ne anlama gelir İktidar mensupları ara sıra yaptıkları açıklamalarda, "Ülkemizde hiç mi iyi iş yapılmıyor Muhalafet niçin 'iyi iş'ler destek olmuyor" diye haklı olarak soruyor. Elbette kim yaparsa yapsın 'iyi iş'lere destek olmak icap eder. Peki, aynı soru iktidar cenahına müteveccihen sorulamaz mı İktidar niçin muhalefetin gündeme taşıdığı hemen hiç bir teklif ve öneriye destek vermiyor, 'haklısınız' demiyor 'Kötü alışkanlıklar'la mücadele için de illa teklifi yine iktidar cenahı mı yapması gerekir Bu tavrın bir anlamı da, "Siz hiç bir işe karışmayın. Her şeyi biz biliriz. Bir iş yapılacaksa biz yaparız" demek değil mi Böyle bir tavır bekli iktidar mensuplarına ve taraftarların kulağına hoş gelebilir; fakat esasta doğru bir tavır değildir. Madem kötü alışkanlıklarla mücadele Türkiye'nin öncelikli meselelerinden biridir ve öyle olmalıdır; o halde bu yöndeki teklif kimden gelirse gelsin desteklenmeli ve alkışlanmalı. 'İyi' bir teklifi reddetmek, geri çevirmek ve "Gerekirse bu teklifi de biz yaparız" tavrı haklı olabilir mi Böyle