Herkes sevdiğine sarılsın hayat çok kısa

Yaşadığımız felaketten geriye çok çok büyük acı, acılar kaldı. Çıkartacağımız çok ders var. Bunların en başında da hayatın çok kısa olduğu ve bu yalan dünyanın kimseye kalmayacağı gerçeği. Ne mal-mülk ne de para... Bunların ne önemi kaldı ki! Hayat gidiyor. Can gidiyor. Mal, mülk yerine gelir ama ya can! Bakın milli basketbolcu Nilay Aydoğan ve babaannesi Hacer Aydoğan'ın enkazın altında geride bıraktığı not bu çirkin dünyadaki en büyük gerçeği yüzümüze vuruyor. Hayat kısa... Dünya yalan. Tek gerçek var "Sevgi"... Her an, her fırsatta sevdiğine sarıl. Kadınlar Basketbol Süper Ligi takımlarından Çankaya Üniversitesi'nin oyuncusu Nilay Aydoğan, takımıyla maç için Hatay'a gidiyor. Ve sonrasında takım Ankara'ya dönüyor. Fakat Nilay, ailesine bile haber vermeden, Malatya'da yalnız yaşayan babaannesi Hacer Aydoğan'a sürpriz yapmak, ona sarılmak için kalıyor. Malatya'ya geçiyor. Babaannesine sarılıyor, öpüyor, kokluyor. Sarılarak öpüp uyuyor. Ama kalkamıyorlar ne yazık ki!!!. Hayatlarını o korkunç depremde kaybediyorlar. Geriye ise enkazdan çıkan telefonundaki görüntüler kalıyor. Depremin beşinci günü enkazdan Nilay'ın telefonu çıkıyor. Depremden hemen önce sohbet ederken çekilen görüntüler var telefonda. Hacer Aydoğan, torunu Nilay'ın elini tutup, "Bilmem Şu Feleğin Bende Nesi Var" adlı türküsünün sözlerini okuyor. "Yoruldum da yol üstüne oturdum Güzeller başıma toplansın diye Gittim padişahtan ferman getirdim Herkes sevdiğine canım sarılsın diye..." Ve sonra da, "İçinden seviyorum demek yetmez, bağrına basıp 'Seni seviyorum' diyeceksin" diye ekliyor babaanne... Görüntüleri izlerken içim acıyor. Kanım donuyor. Nefesim daralıyor. Zaman zaman ben de hayatın getirdiği tüm kötülüklerden nasibimi alıp tutuyorum kendimi. Ancak, çoğu zaman ve hatta sık sık "Bekleme", "Seviyorsan söyle", "Sarılmak istiyorsan sarıl", "Öpmek istiyorsan öp", "Koklamak istiyorsan kokla", "Kızıyorsan o an kız sonra hemen unut", "Kavga ediyorsan et ama çöz ve önüne bak", "Bir dakika sonran değil, bir saniye sonran belli değil", "Hayat bizim için", "Gerek annen, gerek baban, gerek ablan, abin... Teyzen, halan, dayın... Sevgilin, kocan, çocuğun, arkadaşın..." hiç fark etmez. Kime nasıl istiyorsan o an yap bekleme. Belki sonra çok geç olacak diye yaşayan, sık sık dile getiren ve hatta sık sık yazan biri olarak bu görüntüler beni mahvetti. Yine tekrarlıyorum. Beklemeyin hanımlar, beyler. Sevdiğinizi söyleyin. Kızıyorsanız gerçekten o an kızın ama geçin, unutun. Gönül alın. Ne olacak ki!!! Gururunuz mu gidecek, 'Ego'nuz mu parçalanacak. Uzatmayın. Küs kalmayın. Boşuna sabır eylemeyin. Bu hayat öyle bir hayat değil. O an sabredip, "Karşımdaki beni sevsin, karşımdaki geri adım atsın. Karşımdaki yapsın" dediğiniz her an gidiyor unutmayın. Her saniye geçiyor. Benim babam hiç başımı okşamadı YAZARLAR Giriş: 02.03.2023 - 04:42 Güncelleme: 02.03.2023 - 04:42 ABONE OL Bu yaşıma geldim çok kişiden "Benim babam başımı hiç okşamadı", "Beni sevdiğini hiç söylemedi", "Anne terliği çok yedim. Annem beni çok dövdü ama onunla sevgimiz başkaydı" gibi sözler duyarım. O yüzdendir ki, yeni nesil babalar çocuklarına sık sık sevdiklerini söylüyor. Sarsılıyor, öpüyor, kokluyor. Omuzlarının üzerinde taşıyor. Bakın anne ve baba sevgisini ne parayla, ne mal, mülkle satın alamıyorsunuz. Kendimden örnek vereceğim demek istediğim şeyi daha net anlatabilmek için. Biz beş kız kardeşiz. En küçükleriyim. Yani tekne kazıntısı, 5 numara. Annem sevgisini göstermeye çok vakit bulamadı bana. Çünkü benim zaten teyzemi de katarsak işin içine altı annem vardı. E biraz sevimli bir çocukmuşum sürekli kucaklarda gezen, sevgiyi çok abartı hisseden bir çocuktum. Fakat annemde sanki diğer annelere göre çok abartı üste düşme, koruma, kollama, sevgi vardı. Hala da bizleri bebek sever gibi seviyor. Babama gelirsek. Babam sanırım en çok sevgisini bana gösterdi. Ki kız çocukları için baba sevgisi çok başkadır. Benimle diğer kızlarının aksine çok fazla ilgilendi. Gezdirdi, yedirdi, içirdi. Omuzunda taşıdı. uyuttu. Ablalarımın aksine benim babamla hep şahane anılarım var. Babamı her zaman daha fazla kayırırım mesela. Babamla ilişkimin yüzünden bence hayatta da insanlarla daha iyi ilişkiler kurdum. Ablalarım da iyidir insanlarla ilişki kurma konusunda ama ben daha farklı bakış açılarına sahibim. Sanırım babam