İşsizlik korkutuyor

Türkiye 2001 krizinden ve 2009 krizinden, enflasyonu düşürerek ve büyüme sağlayarak çıktı. Ama ta baştan beri istihdam yaratamadı , işsizliği düşüremedi. 2009 da yüzde 14'e yükselen işsizlik, TÜİK'in iş arama kriterlerine göre yüzde 8,6'ya geriledi. Ama gerçekte fili işsizlik oranı daha yüksektir.

İnşallah olmaz ve fakat mevcut siyasi sorunlar ve sığınmacılar sorunu işsizliğin sosyal sorunlar yaratacak kadar artacağını gösteriyor.

1.Dünya işsizliği çözdü, Türkiye ayrıştı.

İLO'ya göre 2024 küresel işsizlik oranı yüzde 5 oldu.OECD ortalaması olarak Nisan 2025 İşsizlik oranı yüzde 4,9 dur.Türkiye de İkinci Çeyrek için açıklanan işsizlik oranı yüzde 8,6'dır.OECD ortalaması olarak genç işsizlik oranı yüzde 11,2'dir.Türkiye de genç işsizlik oranı yüzde 15,6 olarak açıklandı.OECD ortalama istihdam oranı yüzde 72,1'dir.Türkiye de yüzde 48,9 dur.

2.Son dört yılda;

Açıklanan işsiz sayısı 3 milyon 989 binden 3 milyon 39 bine düştü. 950 bin kişi azaldı.

Buna karşılık, İş bulma umudunu kaybettiği için iş aramayanlar ile çalışmaya hazır olduğu halde iş aramayanlar toplamı 2021 yılında 3253 iken, 2025 yılında 4 milyon 904 kişiye yükseldi. Azalan işsiz sayısından daha fazla, 1 milyon 651 bin kişi arttı. (Aşağıdaki Tablo)

Kaynak; TÜİK

TÜİK'in işsiz saydıkları, 2021 ve 2022'de, açıklanan işsiz sayısından daha düşük iken, 2024 ve 2025 yıllarında hızla artarak, açıklanan işsiz sayısını geçti. (Aşağıdaki Grafik)

3.Neden bu fark ortaya çıktı

İş bulma ümidini kaybedenler: Uzun süredir iş arayıp bulamayanlar "artık iş bulamam" diyerek iş aramayı bırakanlardır. Bu kişiler "işsiz" değil, "işgücüne dahil değil" kabul ediliyor. Aslında bunlar işsizdir. Zira iş aramıyor ama iş bulsalar çalışacaklar.

İşsizliğin tarifi Türkiye şartlarına uymuyor.

Söz gelimi 18 yaşına gelmiş işsiz birisi, dört hafta içinde iş arama kanallarına baş vurmaz ise işsiz sayılmıyor. Bu Türkiye gerçeğine uymuyor.

İş arama kanalları yerine, eşe dosta ricada bulunup, bunu açıklamayanlar da işsiz sayılmıyor.