Kelimelerin feryadı

Yazmak şu mekanik zamanlarda büyük iş. Ciddi mesai. Dürtüsel bir eylem aynı zamanda.

Bir de yazılara bedel, neredeyse çağ açıp çağ kapayan kavramlar var. Son yıllarda etraflarında dönüp duruyoruz. Bir, en fazla iki kelime öbeği ile kendimizi tanıyor, aslında çaresizliğimizle yüzleşiyoruz. Kelimelerin bir iletişim anahtarı olmaktan çıkıp, toplumların zihin dünyalarını çözen şifrelere dönüşümüdür bu kavramlar.

***

TOMOGRAFİ DEĞİL, RUHSAL OTOPSİDünya genelinde sözlüklerin anketlerle belirlediği "yılın kelimesi" sonuçlarını dikkatle takip ediyorum. Daha önce üzerine konuştuklarım, yazdıklarım var. Ancak toplumların bu yeni "dil hali" neredeyse bir sözlük hacmine ulaşacak. Özellikle 2016 yılından beri seçilen kelime veya kavramlar, insanlığın sürüklendiği uçuruma işaret etme vazifesi görüyorlar.Oxford, Cambridge ve nihayet Türk Dil Kurumu... Aslında hepsi farkında olmadan aynı soruyu soruyorlar: "Bu yıl insanlığın en kırılgan yönü neresiydi"Sözlükler her yıl bir kelime seçip önümüze koyuyor ama aslında yaptıkları bir durum tespiti değil, modern insanın otopsisini çekiyorlar. Bu arada neden tomografi değil de ölülere yapılan "otopsi" kavramını kullandığımı izah edeyim: İnsanı ruhen öldüren bir şeyler var ve bu durum ancak otopsi ile tespit edilebilir.

***

YALANIN DOĞURDUĞU KAVRAM: GOBLİN MODUOtopsi raporunun ilk satırı 2016 yılından: Oxford'un belirlediği "post-truth" (hakikat ötesi) kavramı hayatımıza girdiğinde gerçeklik bu kadar yok olmamıştı. Artık hakikatin değil, algının geçer akçe olduğu zamanlardayız.İşte algının gerçeği nasıl alt ettiğini, yalanın nasıl bir karaktere büründüğünü görmek için 2022'de seçilen "goblin modu" (goblin mode) kavramına dikkat çekmemiz gerekiyor. Kavram; modern insanın toplumsal beklentileri bilinçli biçimde askıya alarak, nasıl göründüğünü umursamadan, dağınık ama dürüst (!) bir varoluş hâline çekilmesini anlatıyor.Hikâyesi ise tam da 2016'da başlayan "hakikat ötesi" çağın vücut bulmuş hâli. Terim farklı anlamlarda kullanılırken, "JUNIPER" isimli bir Twitter kullanıcısı, Julia Fox'un sevgilisi Kanye West'ten ayrılma sebebini "goblin moduna girmesi" olarak gösteren, üzerinde oynanmış sahte bir röportaj görselini paylaştı. Fox bu röportajı kesin bir dille yalanladı, "Ben böyle bir şey demedim" diye haykırdı. Ama nafile! Hakikat çoktan ölmüştü. Kimse gerçeği umursamadı. İnternette "goblin modu" aramaları patladı ve kitleler yalanın peşine takıldı.Sonuç Oxford, temeli bir manipülasyona dayanan bu ifadeyi 2022'de "yılın kelimesi" seçti. Yani, "post-truth" (yalan), "goblin modu"nu doğurdu. İnsanlık, sahte bir haberin rüzgârıyla; bencil, paspal ve tembel bir ruh hâlini sahiplendi.

***

"PUSULA" KIRILDI, "RADAR" DEVREDEBu savrulma hâli öyle bir noktaya geldi ki, insanlık olarak bir an durup nefes almak, aynaya bakmak istedik. Yalanlardan, filtrelerden, yapaylıktan boğulmuştuk. 2023 yılında Amerika'nın en eski sözlük yayımcısı Merriam-Webster, şu günlerde mumla aranan, "otantik/hakiki/özgün" anlamına gelen "authentic" kelimesini yılın kelimesi seçti. Bu aslında bir imdat çığlığıydı. Deepfake videoların, yapay zeka botlarının yazdığı metinlerin ve kurgu yaşamların arasında insan, "Gerçek tam olarak nedir" diye sormaya başladı.Ancak bu dertli arayış, dijital obeziteye yenik düştü. Çünkü 2024'e geldiğimizde küresel çapta Oxford'un masaya koyduğu kelime "brainrot" (beyin çürümesi) olurken, kendi topraklarımızda Türk Dil Kurumu (TDK) insanlığın tükenmişliğine bir nokta daha koydu: "Kalabalık yalnızlık."TDK'nın 2024 yılı için belirlediği bu kavram, aslında sosyolojik bir kehanetin 74 yıl sonra gerçekleşmesinden başka bir şey değil. Çünkü Amerikalı sosyolog David Reisman, daha internetin i'si bile yokken, 1950 yılında yazdığı o meşhur kitabına Yalnız Kalabalık ismini vermişti.Reisman, modern Amerikan toplumundaki insanın karakter değişimini anlatırken; "rota", "pusula" ve "radar" metaforlarını fazlasıyla kullanır. Eskiden, geleneklerine bağlı insanın elinde bir "pusulası" vardı. Fırtına da çıksa, kimse görmese de o pusula; vicdan, inanç, fıtrat ve sosyal çevre eliyle kişiye doğru yönü gösterirdi. Ama modern zamanlarda o pusula kırıldı. Yerine, başkalarının ne düşündüğünü, neyi beğendiğini, hangi akımın moda olduğunu sürekli tarayan bir alıcı olarak "radar" takıldı. İşte bugün elimizdeki akıllı telefonlar, Reisman'ın bahsettiği o radarın vücudumuza sonradan eklenmiş bir organa dönüşmesidir.

***

ÖFKE YEMİYLE BESLENEN AVLARKendi iç sesimizi değil, dışarıdan gelen sinyalleri dinliyoruz. Radarımız "Şunu linç et!" diyorsa ediyoruz, "Şuna üzül!" diyorsa göstermelik de olsa üzülüyoruz. TDK'nın teşhisiyle "kalabalık yalnızlık" çekmemizin sebebi de bu. Milyonlarca kişiyle aynı "ağ"da ve "an"dayız ancak pusulamız olmadığı için derin bir "kimsesizlik" çekiyoruz. Toplum Bilimci Doç. Dr. Nergis Dama Hanımefendi, geçtiğimiz aylarda yaptığımız söyleşide; "Yalnız değiliz ama kimsesizleşiyoruz" diyerek, insanî yoksunluğumuzun tanımını yapmıştı.

***

MODERN İNSAN ZOKAYI YUTUYORŞimdi dikkatler geride bıraktığımız 2025 yılının kelime ve kavramlarında. Cambridge Sözlüğü 'Parasosyal' kelimesini belirledi. İnsanların ünlülerle, fenomenlerle hatta artık yapay zekâ botlarıyla tek taraflı, karşılıksız ama yoğun duygusal bağlar kurması... Tam da çağın güven bunalımının teşhisi.Oxford Sözlüğü ise 2025 yılının en popüler kelimesinin "