Dünya uyurken Galata'dan verilen fotoğrafın anlamı
Tarihi yürüyüşten dönerken, İstanbul dışında yaşayan akademisyen arkadaşım aradı. Instagram'dan yaptığım yayını henüz bitirmiş ve Süleymaniye yokuşunda nefes nefeseydim. "Sen konuş dinliyorum" dedim, şunları söyledi: "İtiraf edeyim beklemiyordum. Sabah namazı cemaati gelir, köprüde iki slogan atar dağılırsınız diye düşünmüştüm. O kadar insanın sabahın ilk saatlerinde önce camilere doluşması sonra da Galata'ya akması muhteşem bir hadise. Bu refleksi, yollara ve meydanlara taşan bu coşkuyu, duyarlılığı ve de öfkeyi çok doğru okumalı ve toplumlar yapaylaşırken ortaya konulan en gerçek, en sahici etkileşimin sonuçlarını çok iyi işlemeliyiz. Dünya uyurken, uyuşurken böylesi zinde olmak ve her türlü rahatlıktan feragat etmeyi göze almak Türkiye için büyük bir kazanç." Arkadaşım sosyolog. Arada uzun uzun konuşuyoruz. Müslümanların Gazze'deki soykırım karşısında pasif kaldığını düşünüyor. Çok haklı tezleri ve tespitleri var. Batı'daki yürüyüşlerin ise duyarsız insanları etkilediğini ve onları da yollara düşürdüğünü, toplaşmaların toplumları ikna etme gücü olduğunu söylüyor. İsrail'e karşı meydanlara inmenin Avrupa ve Amerika'da çok normal olmadığını ve Gazze'ye destek yürüyüşlerinin seküler Avrupalılara dahi cesaret verdiğinin altını çiziyor.Telefonu kapattıktan sonra kendi kendime Galata'daki buluşmanın 'nasıl bir kazanç' olduğu ve 'neyin kazancı' olabileceği sorularına yanıt aradım. Türkiye'nin Gazze'de soykırım devam ederken dünyaya vereceği fotoğraflara, bizdeki karşılığının çok ötesinde anlamlar yükleniyor. Türk halkının doğal seyrinde üstlendiği rolleri, etkileri olduğunu biliyoruz. Müslüman toplumlar ve ülkeler kadar Batı'da da karşılığımız var.Milli İrade Platformu'nun çağrısıyla sabah namazından sonra toplanılan Galata Köprüsü'nde verilen İstanbul siluetli "direniş hattı" fotoğrafı da karşılığını bulacak. Soykırımı izleyip duyarsız kalmayı seçen Müslüman halkları silkeleyecek, 9 binden fazla çocuk ölmesine rağmen hâlâ "acaba" diyenlerin vicdanlarını kanatacak, İsrail'in baskısından korkup sinenleri cesaretlendirecek çok güçlü, çok anlamlı bir fotoğraf verildi İstanbul'da. Galata tarafından çekilen o kare tarihin akışında mutlaka yer alacak. Bu kadar iddialıyım. Abarttığımı ise asla düşünmüyorum. Galata mesajını 'abartılı' buluyorsak; 110 yıl önce İstanbul ve Anadolu'nun işgal edilmesine geçit vermeyen, direniş hatlarını kurup Batılı emperya-listleri toprakları-mızdan kovan Milli Mücadele ruhunu da 'abartmış' oluruz. Galata buluşması eğer abartıysa; 15 Temmuz gecesi darbecilerin tanklarına, tüfeklerine ve hainlerin hedef gözetmeksizin ateş açmalarına rağmen bedenini siper eden, canını ortaya koyanların destansı direnişini de abartmış oluruz."Ortada, saldırıya geçmiş düşmanlar mı var", "İşgalci mi var", "Darbeci mi var" diyenler, her an tetikte olmayı tahkir etmek isteyenler, hatta beni çığırtkanlık yapmakla suçlayanlar olacaktır. Evet var! Bir değil hem de. Kimse PKK'nın eline silah veren, askerlerimize kurşun sıkan