Türkiye'de 'devletin özelleştirilmesi'

Türkiye'de AKP iktidarı döneminde devlet (ve kamu sektörü) hızlı bir biçimde özelleştirildi:Kamu sektörünün elindeki tarımsal, ticari, mali, endüstriyel içerikli hemen hemen tüm kurumlar (ve şirketler) özelleştirildi.a) Yabancılara satıldı.b) Yandaşlara ve dini örgütlere devredildi ya da kapatıldı. Kamunun ve yerel yönetimlerin elinde bulunan taşınır ve taşınmaz mallar da aynı çevrelere devredildi ya da sembolik fiyatlarla satıldı. "Düzen" bu yolla değiştiriliyordu. "Devlet" bu yolla partileşti. Partilerin ve yandaş dini kurumların siyasal İslamcı ideolojileri doğrultusunda, olağanüstü bir "kaynak transferine" gittiler. İşin ilginç yanı, siyasi İslamcı fiili yapı gerçekleştirilirken, aynı zamanda vahşi kapitalist bir ortam oluşturdular: haksız rekabeti engellemek yerine, piyasada haksız rekabeti teşvik ettiler: bu doğrultuda bir piyasa düzeni(!) kurdular. Tek adam rejimi ile de sadece bir kişinin, bir iradenin eline her türlü ekonomik, siyasi, sosyal ve askeri bir "güç" verildi. Devletin özelleştirilmesi bu tekelci güç kapsamında çok kolay yürüyordu. Siyaset biliminde, bu rejimin adı bellidir.Ve çok doğal olarak, bütün bu yanlışları yapabilmek için demokrasinin tamamen dışına çıkmak gerekiyordu. Devletin özelleştirilmesi, "kamu yararının ortadan kalkmasını zorunlu kıldı": Piyasanın bozulmasından adalet sisteminin bozulmasına: eğitim ve sağlığın kamusal kimlikten özel ve İslamcı kimliğe dönüşmesine yol açtı.İşin temelinde, "iktidarın siyasal İslamcı bir yapılanmayı esas alması ile antidemokratik yapılanma" örtüşüyor. Bu antidemokratik düzeni vahşi kapitalizmin üzerine oturttuğunuz zaman ayaklar tamamlanıyor: demokrasi karşıtlığı, sosyal devlet karşıtlığı ve vahşi kapitalizm "sacayağının üç ayağı olarak örtüşüyorlar". Siyasal İslamcı yapılanma bugün Türkiye'de, bu zemin üzerinde yürümektedir.ENFLASYON MU DEDİNİZDevleti özelleştirdiğiniz zaman, kamusal yararı ve toplumsal refahı ortadan kaldırdığınız zaman "bozuk piyasa" vazgeçilmez hale gelir: bu şeytan üçgeninin yürüyebilmesi için "enflasyon kaçınılmazdır": bu üçgen enflasyondan beslenir: kul, köle, patron, işçi, siyasetçi bağları, mutlak otoriter bir şemsiye altında birleşirler.Önce devleti "özelleştirmekle" başlarsınız, içini boşaltırsınız ki bir daha sosyal devlet, demokratik devlet olamasın: bütün araçlarının üzerine "çökersiniz".