Erman Toroğlu

Sabah

Burası anaokulu değil Kerem!

Başakşehir kadro olarak G.Saray'a kafa tutabilir, zorlayabilir dedik ama olmadı. Yaşlı bir takım, dinamik değiller. Takım ağır, defansları daha da ağır. G.Saray 2-0 yapınca biraz rahatladı ama 3 olmadığı için de hep huzursuz oynadılar. Nitekim bir gol yediler, ofsayttan iptal olunca hem takım hem tribün nefes aldı. Bu şunu gösteriyor; gerginlik hâl

Çağırmıyorsan VAR'da işin ne!

Biri ligin üçüncüsü, biri dördüncüsü ama açık ara alt kattalar. Koca 45 dakika öyle geçti. Ne zaman sahneye Semih çıktı, şahsi becerisiyle bir gol attı. İkinci yarı Trabzonspor biraz can havliyle çıkıyor gözüktü ama vitaminsiz. Yine Semih, yine şahsi becerisi ve gücüyle ikinci golü yaptı. Beşiktaş, Ghezzal'ı kazanmak için çalışıyor. Bence doğru da

Şampiyonluk yarışı böyle gider

İlk 45 dakika Fenerbahçe 9, Antalyaspor 11 kişi oynadı. Sahada Tadic de yok Cengiz Ünder de. Ama futbol işte böyle bir şey. Tadic sahneye çıktı, 2 rakibini eksiltip çok iyi orta yaptı. Terse attığı topta Cengiz Ünder mükemmel bir gol attı. İkinci yarıya başlarken iki futbolcu da oyuna devam etme şansını buldu. Ama bir yerden sonra yine olmadı ve İs

Hakem ve VAR izledi

Maç başlıyor... Dakika 15, G.Saray 2-0 önde. Muslera'ya ilk top 15. dakikada gidiyor. G.Saray iyi baskı yapıyor ve neticesini alıyor. Sonra oyunu Samsun'a bırakıyorlar, defans da yapmıyorlar. Samsun'a dikkat edin, F.Bahçe maçında da bir gol atmayı beklediler, hiç çıkmadılar. Yani değişik bir taktikleri yok. Çıktıkları zaman da çok ağır çıkıyorlar.

Sıcağa kar dayanmaz

Fenerbahçe'yi seyrediyorsun gergin, Galatasaray'ı seyrediyorsun o da gergin. İki gergin kol kola gidiyorlar. Dün gece ilk yarı Gaziantep bir deplasman takımı nasıl oynaması gerekiyorsa öyle oynadı. Çok katı defans yapmadılar, iyi toplarla çıktılar, pozisyonlar da buldular. Galatasaray ise bir türlü istediğini yapamadı. Sarı-kırmızılılar ilk yarıda

Herkes birbirini geriyor!

Maçta bir fark oldu mu enteresan işler oluyor. Panik yaşıyorlar. Futbolcu seyirciyi geriyor, seyirci de futbolcuyu.Yani kısırdöngü Klasik Fenerbahçe... Maç başlıyor, kontrollü, baskılı, hücuma çıkarken çabuk. Golleri buluyor. Ama yeterli mi Hayır! Saat ilerledikçe yine panik başlıyor. Maalesef bu şampiyonluğa oynayan iki takımda da var. Bir fark ol

VAR da olsa göremiyorlar!

Biri averajla ikinci, diğeri sonuncu iki takım sahada... Yukarıdakinin taraftarı diyor ki; "Bu maç 56-0 biter, Fenerbahçe ile averaj kapanır." Genel kanı bu. Galatasaraylı futbolcuların da kanısı bu şüphesiz ama kanı başka saha başka. Çok enteresan bir ilk yarı izledik. Bıçak sırtı. Maç 2-0 İstanbul lehine gelecekken 1-1 oldu. İstanbulspor'un 2. g

Penaltı doğru karar

Tekmili birden enteresan bir maç. Her şey var; Aşk, ihtiras, kin hepsi var. Sahadaki iki takımın mücadelesi de güzel. Biri haddini bilerek oynuyor, diğeri "Mutlak kazanacağım" diyor. "Mutlak kazanacağım" diyen, oyun disiplininden uzaklaşmıyor, dakika 60-70 olmasına rağmen oyun disiplinini bırakmıyorlar. Fenerbahçe için güzel olan da zaten bu. Rakip

Taraftarlara sabır lazım!

Beşiktaş takımının iyi futbol oynaması, iyi mücadele etmesi biraz zaman alacak. Çünkü bu takım, geçen yönetim zamanında saçma sapan transferler, teknik adam değişiklikleri ile bir türlü kendine gelemedi. Beşiktaş, iki yönlü de oynayamıyor tek yönlü de! Yani mesela bir takım biraz daha iyi hücum eder, defans yapamaz. Bazı takım defansta biraz daha i

İstanbul'daki sonuç G.Saray'a yaradı!

Yukarıdaki çekişme devam ediyor. Biri sahasında hem futbolcularıyla hem de teknik adamıyla hatalar yapınca Samsunspor'a puan verdi. Hiç beklemiyorlardı. Trabzon'da da Galatasaray, rakibini eksik yakalayınca hiç acımadı. Arada büyük fark vardı kalite olarak. Zaten bu da skora yansıdı. Bunlar öyle maçlar ki Fenerbahçe'nin İstanbul'daki beraberliği, G