Karadeniz'i Kıpçaklar ve Çepniler Türkleştirdi

Dün toprağa verdiğimiz Hanefi Bostan Hocamız, Türkiye'nin önde gelen Osmanlı tarihçilerindendi. Tek başına "Karadeniz Araştırmaları Enstitüsü" gibi çalışarak Karadeniz'in Türklüğüne yönelik uydurma iddiaları arşivlere dayanan çalışmalarıyla çürütmüştü

1984 yılında Marmara Üniversitesi Atatürk Eğitim Fakültesi'ne öğrenci olarak gelince genç idealist bir asistanla tanıştım. Hanefi Bostan isimli bu genç araştırma görevlisi bir taraftan yüksek lisansını hazırlarken bir taraftan da öğrencilerine kol kanat geriyordu.
Osmanlı Arşivi'ne Hanefi Hocamın rehberliğinde girdim. Birlikte yıllarca Osmanlı Arşivi'nde araştırmalar yaptık. Kendisinden birçok şey öğrendim. Çok sıkı çalışan ve ciddi araştırmalar yapan gerçek bir bilim adamıydı.
Ömrünü Türklük ideallerine adamış bir Türk milliyetçisi idi. Yorulmak bilmez, inandığı yolda bütün zorluklara rağmen pes etmeden sonuna kadar giderdi.
Bütün amacı, daha önce kaybettiğimiz Hakkı Dursun Yıldız, Coşkun Alptekin, Durmuş Hocaoğlu, Haluk Dursun, Acar Sevim ve Mustafa Sabri Küçükaşçı hocalarımız gibi muhteşem bir maziden gelen Türk milletini muhteşem bir atiye kavuşturmaktı.
Her zaman Türk milletinin daha ileri gitmesi için çalıştı. Bunun için de insan yetiştirmeye hep önem verdi.
19. yüzyılda Trabzon.
ŞEHZADE SANCAĞI TRABZON
Hanefi Bostan,
başta Trabzon olmak üzere Karadeniz tarihiyle ilgili orijinal çalışmalar yaptı. Özellikle Karadeniz'in Türklüğüne yönelik uydurma iddiaları arşivlere dayanan çalışmalarıyla çürüttü.
Trabzon Sancağı, Osmanlı döneminde bugünkü Trabzon, Giresun, Rize, Artvin ve Gümüşhane'den oluşuyordu. 1461'de Fatih Sultan Mehmed tarafından fethedildi. Şehzade Abdullah ve Şehzade Selim (Yavuz Sultan Selim) Trabzon'da sancakbeyi olarak görev yaptı. Yavuz zamanında Trabzon bir kültür merkezi hâline geldi.
Fetihten sonra Trabzon'da iç ve dış iskân hareketleri oldu. Bölgedeki Rumların bir kısmı başka yerlere iskân edilirken, başka yerlerden getirilen 6 bin civarında Türk de Trabzon'a yerleştirildi.
Sürgün yoluyla Trabzon şehrine ilk iskân edilen Müslüman Türkler, Çepniler'in hâkimiyet sahasından getirilmişti. Bölgeye Türk iskânı sonraki yıllarda da devam etti. Yavuz'un hükümdarlığında Dulkadirli Türkmenleri, Trabzon bölgesine yerleştiler.
Bölgede Akkoyunlu ve Karaman Türkmenlerinin de izleri vardır. Yapılan iskânlar neticesinde 1583'e gelindiğinde Trabzon Sancağı'nda Müslüman nüfus yüzde 40'a ulaşmıştı. Bölgede 1923'e kadar kalan Rumlar ise 1923-1924 yıllarında "mübadele" sırasında Yunanistan'a gönderildiler.
Hanefi Bostan, meslektaşlarıyla beraber.
KIPÇAK VE ÇEPNİ BOYLARI
Karadeniz, Kıpçak ve Çepni boylarının yoğun olarak yerleştikleri bir bölge idi. Kıpçakların bir kısmı Trabzon'daki Kommenos Hanedanı'na paralı askerlik yapmış ve Hristiyanlaşmışlardı.
Hanefi Bostan Hocamız, Karadeniz'in Anadolu sahillerinde yer alan sancaklarda yaşayan Türkmenler ve Karadeniz bölgesinde önemli bir varlığı söz konusu olan 24 Oğuz boyundan Çepniler üzerine önemli araştırmalar yaptı.
Çepniler, Karadeniz'e o kadar yoğun yerleşmişlerdi ki, Giresun'un ismi Osmanlı döneminde "Vilayet-i Çepni" idi.
Hocamız Karadeniz bölgesindeki nüfusun etnik yapısı ve nüfusun değişmesinde etkili olan faktörler üzerine arşivlere dayalı araştırmalar yaptı. Bölge Müslüman nüfusunun değişmesinde ihtidanın (din değiştirmenin) önemli bir rolünün olmadığını, aksine dışa ve içe yönelik iskân, sürgün ve göçlerin etkili olduğunu gösterdi.
HANEFİ HOCA, AKADEMİSYENLİĞİNİN