Kar
Aylardır karın yağmasını bekleyenlerdenim. Yağsın da fukaralığın, adaletsizliğin, kıyımın, günbegün artan salgının üstünü bembeyaz bir örtü gibi örtsün. Belki o zaman umudu da kolundan tutup yeniden aramıza alırız. Nicedir kendini esirgiyor bizden. Yüzümüzü güldürmüyor, sevinçle sarıp sarmalamıyor, güzel günlere olan inancımızı elimizden alıyor. Çünkü yaşadığımız günlerle özdeş bir duyguya dönüşen umutsuzluk geleceğimizi çaldı. Oysa en kötü zamanlarda bile dünyanın değişebileceğine dair bir beklentimiz vardı. Koşullar öyle parlak değildi. Yine çocuklar öldürülüyor, sınıfsal eşitsizlik büyüyor, düşünceye kilit vuruluyordu. Ama bu dönemin kapanacağına dair inanç yüreğimizi kuşatıyordu. Şimdi yığınlar dünyanın değişebileceğine dair o büyük beklentiyi kaybetti. En azından kendi yaşamlarında böylesine büyük bir dönüşümü göremeyeceklerine neredeyse eminler.
Böylesine bir karanlığın eşiğinde en iyi bildiğimi yapacağım ve şiire sığınacağım.
Çünkü çaresizliğe yol verip yeniden umudu büyütmek adına ise en iyi bildiğin yolu yeniden inşa etmek istersin. Sözcüklerin gücüne teslim olursun.
Kar düşerken toprağa, en güzel yazılmış kar şiirini Cenap Şahabettin'in "Elhanı Şita"sının ilk dizelerini okursun: "Bir beyaz lerze, bir dumanlı uçuş Eşini gaip eyleyen bir kuş gibi kar Geçen eyyam-ı nevbaharı arar!"
Sonra Ahmet Muhip Dıranas'ın "Kar" şiiri geçer içinden: "Kardır yağan üstümüze karanlık bir geceden Yağmurlu, karanlık bir düşünceden Ormanın uğultusuyla birlikte Ve dörtnala, dümdüz bir mavilikte Kar yağıyor üstümüze inceden..." Böylece bir kere daha yaşadığımız uzun karanlık gece de tescillenmiş olur. Uğultunun ortasında kalbini temiz tutmaya çalışırsın.
Derken İzmir'den yola çıkıp yanıma gelen dizeler sevincim olur. Tuğrul Keskin lirik abimdir ve şunları fısıldar: "Gelip oturuyor düşlerime bir yazla turnalar benim düşündüklerim geliyor aklıma bu akşam hüznü zehirliyor artık beni kar yağıyor kocaman bir kan lekesi olarak"
Kuşaktaşım Gökçenur Ç. ise bir türkü dizesiyle günümü şenlendirir: "Arpaçay'ım yolu kar kar karın altında kır atlar tutma ağla aşkın mesut bak danesin döktü dut"
Ataol Behramoğlu'