Bir başkadır benim memleketim

Futbol sahadakilerden çok daha fazla tribündekiler için bir oyun. Ve oyunun bu yönü yansıttığı insan hikayeleri ile büyüleyici. Trabzonspor'un bu sezonki macerasında zarif hikayeler görüyor, duyuyor ve okuyoruz. Son olarak geçtiğimiz hafta rastladığımız iki hikâyeden ilki Torul Belediye Başkanı Sayın Evren Özdemir'in Fenerbahçeli iki gencin formayla nikah törenine katılma taleplerine kendisinin Trabzonspor formasıyla katılarak ortamı şenlendirmesi Şahitlerin de Fenerbahçe ve Trabzonspor formalarıyla hazır bulunmaları sonucu ortaya çıkan fotoğraf başkalarını bilmem ama bana çok şık göründü. Bir başka ilginç hikâye gurbetten geldi. Fransa'da çalışan ve işlediği bir suç nedeniyle yurt dışı çıkış yasağı bulunan kardeşimiz, yetkili kişiye yazdığı mektupla Trabzonspor'un yaşadığı özel durumdan dolayı bir kereye mahsus memlekete dönüş izni istemiş ve kabul görmüş. Hikâyenin doğruluk payı nedir bilmiyorum ama sahada kazanırken de kaybederken de oyunun insana temas şiddetini göstermesi açısından kısa filmlik gibi durmuyor mu sizce deHer fırsatta söylediğimi burada da yineleyeceğim izninizle, Trabzonspor başkalaşmalıdır. Mümkün olduğu kadar takım saha içinde, teknik heyet kulübede, yönetim protokol tribününde ve taraftar bulunduğu her yerde "biz başkayız" demenin ve öncü olmanın yollarını aramalıdır. Bu anlamda gerçekleşmesi zor görünen ama yine de denemekten vazgeçemeyeceğim bir öneri sunmak isterim.Diyorum ki mesela, Trabzon'da yaşayan kombinesi olan ve sene boyunca maçlara gitmiş bu sezona şahitlik etmiş kardeşler, ablalar ağabeyler, amcalar, halalar Bir maçlık gurbete çıksalar. Gurbet diyorum çünkü tribüncü için maç günü şehrin heyecanını görüp yaşayıp maça gidememek, akşam ışıkları