Edirne'de Zamanın Kalbini Dinlemek

Son günlerde sanat çevrelerinde sıkça tartışılan bir konu var: Mimar Sinan'ın "ustalık eserim" dediği Selimiye Camii'nin kubbe süslemeleri. Restorasyon sürecine dair geçmişte de eleştiriler olmuştu; ancak bu kez gündeme gelen değişiklik önerileri, sanat dünyasını ikiye bölmüş durumda. Bu tartışmayı uzmanlara bırakarak, biz Edirne'de yürütülen başka bir restorasyon çalışmasına bakalım.

Bir sabah Edirne'ye yolunuz düşerse, çarşıların kalabalığına karışmadan Sarayiçi'ne uğrayın. Tunca kıyısında, yüzyıllardır sessizce bekleyen taşların arasında dolaşın. O taşların fısıldadığı tarihi, bugün yeniden gün yüzüne çıkarma çabası var. Çünkü Edirne Sarayı, asırlık suskunluğunu bozuyor. Yangınlarla, savaşlarla, depremlerle yok olmuş ihtişam, yeniden ayağa kalkıyor.

Cumhurbaşkanlığına bağlı Milli Saraylar Başkanlığı, 2022'de 1200 dönümlük alanda büyük bir restorasyon çalışması başlattı. Çalışmaları yürüten Başkan Dr. Yasin Yıldız'ın anlattıklarına göre, önce alan temizlenmiş, yıllar içinde eklenen yapılar kaldırılmış. Her taş, her iz dikkatle okunmuş. Sarayın en önemli yapılarından Cihannüma Kasrı'nın %70'i şimdiden yükselmiş durumda. İkinci avluyu çevreleyen surlar da hem tarihe uygun biçimde yeniden inşa ediliyor hem de Tunca taşkınlarına karşı Edirne'ye güvence sağlıyor.

Bu çalışmalar yalnızca bir restorasyon değil, aynı zamanda kaybolmuş bir hikâyenin yeniden anlatılması. Kazılarla ortaya çıkarılan köşkler, hamamlar, mutfaklar, avlular… Hepsi "ben buradayım" dercesine gün yüzüne çıkıyor.