Atatürkçülük, sosyal demokrasi ve malı götürenler-8

Bütün dünyada, her "Karanlık Rejim"de Demagoji, Diktatörlük, Hırsızlık el ele, göz göze, gönül gönüle gelişir!Her Demagog politikacı, diktatörlük yolunda yürür ve hırsızlık yapar.Demagoji:Irkçılık, azgın milliyetçilik...Dincilik, mezhepçilik...Mağduriyet edebiyatı...Diktatörlük:Dışlama, düşmanlaştırma...Hain suçlaması...Hukuksuzluk...Adaletsizlik...Baskı, sansür, hapis...Hırsızlık:Yağma...Rüşvet...Yolsuzluk...Karanlık rejimlerin ortak özellikleridir.Bütün dünyada, bunların çaresi, "Karanlık Rejim"den kurtulmak..."Karanlık Rejimi" "AYDINLATMAKTIR"!Ama bu hiç de kolay bir iş değildir:Çünkü kurdukları "Karanlık Rejimin" aydınlığa doğru evrimleşmesini engellemek isteyen Demagog, Diktatör, Hırsız yöneticiler, "Aydınlanmadan", Demokrasiden yana olanların aralarındaki siyasal ve ideolojik farklılıkları derinleştirmek, tarafları birbirlerine karşı kışkırtmak için ellerinden gelen her şeyi yaparlar...Böylece Demokrasiden, Aydınlanmadan yana olanlar aralarındaki siyasal ve ideolojik farklıkları tartışırken "malı götürmeye" devam ederler.Türkiye'deki Atatürkçülük ile Sosyal Demokrasi arasındaki ilişkiler ne yazık ki 12 Mart 1971 ve 12 Eylül 1980 askeri darbeleriyle, çok ciddi müdahalelere maruz kalmıştır.Birinci olarak, her iki askeri darbe de yaptıkları haksızlık ve hukuksuzlukları Atatürkçülük adına yaptıklarını iddia ederek Atatürkçü ideolojiyi zedelemişlerdir.İkinci olarak her iki askeri müdahale de solun her türlüsünü yasaklayarak ve demokratik bütün oluşumları bastırarak özgür tartışma ortamını yok etmişlerdir.Örneğin, 12 Eylül 1980 darbesinden sonra, benim Ecevit'e yakınlığımı ve danışmanlığımı bilen darbeciler onu hapse attıklarında bana da haber yollamışlar ve Sosyal Demokrasi'nin de (CHP tabanının desteğinden dolayı) "tehlikeli olduğu" konusunda uyarıda bulunmuşlar, "Bu dönemde Sosyal Demokrat olmak, Komünist olmaktan tehlikeli" demişlerdi!CHP de bütün öteki partilerle birlikte kapatılmış, Ecevit de hapse atılmıştı.Ama zaten tam darbe öncesi bizzat Bülent Ecevit, bana, "Emre Bey, bu Deniz Baykal ile Ali Topuz arasındaki hizip çekişmesinden bıktım, usandım, CHP Genel Başkanlığından istifa edeceğim" demişti.12 Eylül Darbesi'nin devamı olan Özal dönemine geçerken, "Sosyal Demokratların", "Atatürkçülerin", "CHP'nin",