Dışarıyı temizlerken....

Türkiye ve Irak kararlı: Irak'ın sınır bölgelerimizdeki PKK yapılanması yok edilecek. Bu şart, elzem; çünkü terör iki ülke ekonomisi ile birlikte Türk, Arap, Kürt bölge insanını da vuruyor...

Arıyoruz, buluyoruz, artırıyoruz ve daha da artacak. Fakat bugün için günlük petrol üretimimiz 950 bin varil. Geri kalan ihtiyacımızı da dışarıdan almak zorundayız. Yanı başımızdaki Irak petrolünü alamıyor, taşımaya ciddi paralar ödüyoruz. Onlar da doğal kaynaklarından yararlanamıyor, ekonomilerini geliştiremiyorlar.

Sebep: PKK denilen terör belası ve arkasındaki emperyalist güçler. Mevcut boru hattını sürekli darbeliyorlar. Onlar orada durduğu müddetçe ikinci bir hattın açılmasının da anlamı yok.

Bölgenin huzur ve refahı için temizlenecekler. Zaten bu yönde hayli mesafe alındı. Irak'a giden Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın öncelikli gündeminin de bu olduğu biliniyor.

Suriye'de önemli adımlar attık. Irak'ta da sona doğru yaklaştık. Kuzey bölgesinde yuvalanan PKK'lıları büyük ölçüde darbeledik. Eskiden Türkiye içinde yuvalanan teröristleri artık dışarıda vuruyoruz.

Ama bunların içeride uzantı ve destekçileri var. Biz, Türkiye'yi rahatlatıp Suriye ve Irak'la uğraşırken, içeride kıpırdanmaya başladılar...

Zaten belliydi. Secim öncesi Kandil'deki terör baronları "Kent İttifakı" denilen oluşuma destek çağrıları yaparken, bugünlerin özlemini kuruyorlardı.

Kıpırdanmalar başladı...

DEM'li isimlerin başkanlık kazandıkları belediyelerde, ayaklanma çağrısı yapan örgüt marşları çalıyor.

Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin sembolü ve hepimizin göz bebeği bayrağımız indiriliyor.

Bu ülkenin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'ün, başkanlık odalarındaki portreleri yok ediliyor.

Ele geçirdiklerini düşündükleri belediyelere, örgütle iltisaklı isimlerin yerleştirilmesi için planlar yapılıyor.

Bu ülkenin bazı şehirlerinin isimlerini değiştirmek istedikleri açıktan ilan ediliyor.