Hatırlarsınız, ne çok bağırdılar, ne kadar fazla çarptırıp kirlettiler! Üzerinde ne kadar çok tepindiler! Hatta bir ara bütün politikalarını Suriye ve mülteciler üzerine bina ettiler. Neler yazdılar, neler söylediler!..

Bunlara kalsa yıkılmıştı, bitmişti, perişan olmuştu Türkiye. Erdoğan gitmeden de ayağa kalkamazdı.

Ne oldu peki

Olanlar ortada. ABD Başkanı Donald Trump bile gerçeği kabul etti. "Türkiye'nin başındaki adam" diye tarif ettiği Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan için, "2000 yıldır kimsenin yapamadığını başardı. Suriye'yi ele geçirdi" dedi.

Biliyorsunuz, Trump ağzına geleni rahatça söyleyen, ayarı olmayan, Biden gibi ince politik manevralar yapmayı beceremeyen değişik bir adam. Gerçeği olduğu gibi ortaya döktü.

Buna rağmen, özür dileyen ve hakkı teslim eden var mı Tabii ki yok. Şimdi onlar yeni karartmalar, başka çarpıtmalar ve farklı algı oyunları peşinde.

Maalesef hala arkalarına takılan da çok...

İsrail Başbakanı Binyamin Netenyahu niye gitti ABD'ye

Tabii ki Erdoğan ve Türkiye'yi şikayet etmek için.

Amerika'nın da bunların uyguladığı soykırımı, barbarlığı, vandallığı desteklediğini, kol-kanat gerdiğini Sağır Sultan bile biliyor. Arkalarında Batılı güçler olmasa bu kadar rahat hareket edemezlerdi.

İkili görüşmede neler dedi bilmiyorum. Ama Trump'ın sözlerine bakılırsa, belli ki o şikayeti yaptı. ABD'den Türkiye'ye ayar vermesini istedi.

Trump da kameraların karşısında "Eğer Türkiye ile aranızda sorun varsa, bunu çözebileceğimi düşünüyorum" dedi.

Ama şunu eklemeyi ihmal etmedi:

"Türkiye ve Erdoğan'la iyi ilişkim var. Umarım sorun olmaz."

Evet, Trump gibi kendini beğenmiş, yüksek perdeden atıp tutan bir adam, bu ifadeyi kullanabildi. Çünkü Erdoğan'ı O da tanıdı. Biliyor ki, belli konularda tavizsiz ve köşeli bir yapısı var!

Bu yüzden Netanyahu'ya döndü ve "Türkiye ile yaşadığın bir sorun varsa, bunu çözebilirim. Tabii sen de makul olmak zorundasın" dedi.