Tehlike çanları

Yıllarca ne büyük yanlışlar yapmışız. Devletimiz ne kadar gereksiz ve boş-beleş işler peşinde koşmuş. "Aman çocuk yapmayın" diye vatandaşı ne kadar yanlış yönlendirmiş...

Tahminler ortada:

Böyle giderse 2100 yılında iyimser tahminle Türkiye nüfusu 50 milyon, kötümser tahmine de 25 milyona düşecek. Üstelik onlar da iş yapamaz yaşlı insanlardan oluşacak. Şu anda bile nüfusumuzun yüzde 10,6'sı 65 yaşın üzerinde.

İşte öngörüsüzlük denilen de bu!

Bundan 40 yıl önce "100 milyonluk Büyük Türkiye" diyenlere vebalı gibi bakılıyordu. Ülkeyi yönetenlerin elinden gelse, hepsini toplayıp kodese tıkacaktı! O yıllarda ülkeyi yönetenlerin işi gücü vatandaşa "doğum kontrol" dayatması yapmaktı. Yurdun dört bir yanında prezervatif dağıtılıyor, köylerde kadınlar sıraya sokulup spiral takılıyordu. Hatta yakın geçmişte Cumhurbaşkanı Erdoğan "dört çocuk" dediğinde dört bir yandan ağır saldırılara uğramıştı.

İşte bugün içine düştüğümüz hal ortada...

Şimdi de "Biz ne yapacağız" diye kara kara düşünüyoruz! Nüfusu artırmak için tedbirler peşinde koşuyoruz.

***

Dün, Türkiye Basın Federasyonu'nun geleneksel kahvaltılı sohbetleri çerçevesinde Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Mahinur Göktaş'ı ağırladık. Ağırlıklı konu, Türkiye'nin nüfus artış hızıydı...

Bakan Göktaş, tehlikenin büyüklüğüne yönelik rakamlar paylaştı:

"2023 yılında Türkiye'de doğurganlık oranı 1,67 idi. Geçen yıl 1,51'e düştü. Bugün ise 1,48 seviyesinde. Kadın ve erkeklerde evlilik yaşı yükseldi. Önümüzdeki 5 yıl içinde ilkokula giden öğrenci sayısının 700 bin azalacağı tahmin ediliyor."

Bunlar oldukça rahatsız edici rakamlar! Üstelik dağılım illere göre çok farklı. Mesela Urfa'da doğurganlık oranı halen yüzde 3'ün üzerinde seyrediyor. Ancak bazı batı illerinde nüfus geriye doğru gidiyor.

Yine de Avrupa'ya bakınca iyiyiz. Türkiye'de bugün yaş ortalaması 34,4. Ama hızla yaşlanıyoruz. Çok ciddi tedbirler alınması gerekiyor.

***

Aile Bakanı Mahinur Göktaş