Rüzgar eken fırtına biçer
Bıraksınlar "Hak, hukuk, adalet" nutukları atmayı. Haksızlığın, hukuksuzluğun, adaletsizliğin zirvesinde geziyorlar. Rüzgar ektiler, şimdi fırtına biçiyorlar.
Bilmiyorlar mıydı Türkiye Cumhuriyeti'nin kanunlarını Biliyorlardı, daha önce de yaşadılar. Buna rağmen Devlete meydan okuyup, terör suçundan yargılanan ve ceza alma ihtimalleri yüksek olan isimleri belediye başkanı adayı gösterdiler. Amaçları geçmişte tanık olduğumuz aynı tabloyu oluşturmak ve Türkiye'ye yaşatmaktı. Ülkeyi bir kaos ortamı içine sokmaktı.
Biliyor musunuz, bu durumda olan ve ceza alma ihtimali yüksek olan tam 30'un üzerinde DEM'li belediye başkanı var. Diğerleri de ceza alırsa aynı akıbetle karşılaşacak. Yerlerine kayyım atanacak.
Çünkü Türkiye Cumhuriyeti bir Hukuk Devleti!
Ne olmasını istiyorlardı acaba Bir insanlık suçu olan teröre teslim olunmasını, hukukun rafa kaldırılmasını, terör suçundan ceza alan bu isimlerin belediyeleri cezaevlerinden yönetmelerini mi
DEM'lilerin bilerek ve planlı bir şekilde davet ettikleri bir sonuçtur bu!
Peki, CHP ne yapmaya çalışıyor Asıl üzerinde durulması ve tartışılması gereken budur işte!
Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucu iradesini temsil ettiğini iddia eden CHP'nin içine düştüğü durum tek kelime ile vahim!
Bu Cumhuriyetle sorunlu olduklarını saklamayanlarla Kent İttifakı yaptılar. Üç-beş oy daha fazla alma uğruna bütün değerlerini unuttular. Mustafa Kemal Atatürk'ün kurduğu Cumhuriyeti bölüp parçalama niyetlerini saklamayanlara gözlerini kapadılar. Hatta CHP Genel Başkanı Özgür özel iyice ileri gidip, "DEM Parti ile birbirlerine göbekten bağlı olduklarını" dahi söyleyebildi.
CHP'liler bile hazmedemedi bunu. Nihayet, partinin son seçimde aday gösterdiği, fakat seçilemeyen Hatay eski Belediye Başkanı Lütfü Savaş, resmen bayrak açtı.
Savaş, "Bugünün CHP'sinin DEM'lenmekle meşgul olduğunu" söyledi:
-Parti olarak terör ile bağ kuran ve terörden siyasi rant devşirenleri, her kim olursa olsun ya da hangi oluşum olursa olsun savunamayız.