Yıllarca bize yutturdular, "Medeniyet orada" diye. Ne bulduysak aldık, topladık. Batı'nın tarih boyunca edindiği manevi varlığı kopyalayınca, meselelerimizi halledeceğimizi sandık.

Yanıldık tabii.

1800'lerde Fransızların ünlü şair ve romancısı Victor Hugo, "Paris'te bir adam öldürülürse bu bir cinayettir. Doğu'da 50 bin insan boğazlanırsa bu sadece bir meseledir" demişti. Doğru söylemiş, hala devam ediyor bu kafa. Ama maalesef biz o kafanın peşine takılıp, onlara benzemek için elimizden geleni yaptık.

Mesela Kim Kardashian önemliydi bizim için. Gazetelerden ve sosyal medyadan O'nu takip etmeye başladık. Sergilediği garip tavırları izlediğimiz bir yana, bir de "Ermeni soykırımı masallarını" dinledik kendisinden. Peşine takılıp, yalanlar üzerinden duyarlılık kasanlar çıktı içimizden. Peki, O ne yaptı Bir yandan bize düşmanlık sergilerken, diğer taraftan soykırımcılarla el ele verdi. Bugün İsrail, çoluk çocuk yaşlı genç demeden insanları katlederken, alkışlayanlardan biridir kendisi!

Örnekleri çoğaltmak mümkün, büyük bölümü böyle bunların! Bir kendileri vardır yeryüzünde, bir de diğerleri. İşte o diğerlerinin içinde biz de yer alıyoruz. Filistinliler gibi insanca bir değerimiz yoktur onlar nezdinde.

Ama biz yıllardır onlara bakıp yön belirledik!

Hitler, Mussolini ve Robespierre gibi isimler onların içinden çıkmıştır. Kana bulamışlardır Avrupa'yı. Yoktur bizde örnekleri.

Bugün Gazze'yi kana bulayan katil Netanyahu da onların bir başka versiyonudur. Bu Siyonist kafalar, hep Batı'dan beslenmiştir. Yeni değil ki Gazze'de yaşananlar. 1960'lardan beri devam ediyor. İşgalcilere "yerleşimci", hastane bombalayıp insan öldürenlere "hakkını arayan Yahudiler" adı verilmiş, hep sırtları sıvazlanmıştır. Biz de dahil, İslam aleminin de sesi kısılmıştır.

Dün de vardı bugün yaşadıklarımız. Sadece dozajı arttı ve ayyuka çıktı. Öylesine pervasızlaştılar ki, vicdan sahibi Avrupalılar