Ne olacak şimdi
Olay, 2014 yılında gerçekleşmiş. Mahkeme kararına bakılırsa, Merve Nur Tekin, Diyarbakır Lice'de PKK terör örgütünün marşları eşliğinde "Biji Serok Apo" sloganı atmış. Hızını alamamış, "PKK halktır, halk burada" demiş.
Doğal olarak Ardahan Ağır Ceza Mahkemesi de "Terör örgütü propagandası yapmaktan" cezayı yapıştırmış. Kanun bunu öngörüyor.
Var mı burada bir sıkıntı PKK, sadece Türkiye değil, başka ülkeler tarafından da kabul edilmiş bir terör örgütü. On binlerce insanımızı katletti. Halen askerimize, polisimize, kendisine biat etmeyen vatandaşlarımıza saldırıyor. Elebaşları da zaman zaman boy gösterip, Türkiye'ye karşı yürütülen "bir savaştan" bahsediyor. Böyle bir örgüte methiyeler düzmek, sadece Türkiye'de değil, dünyanın her yerinde suçtur.
Bakın, İspanya'da ETA'ya sadece terör örgütü demediği için Batasuna Partisi mahkeme kararı ile kapatıldı. Avrupa'nın ilgili üst mahkemesi de bu kararı onayladı.
Tartışılacak bir konu yok ortada.
Peki, cezayı alan bu kişi ne yaptı Gitti, "Hak ihlali" gerekçesi ile Anayasa Mahkemesi'ne başvurdu. Anayasa Mahkemesi ise yaptığı eylemin "Düşünce ve ifade özgürlüğü" kapsamında olduğunu değerlendirdi. Yetmedi, bir de üstüne kendisine 30 bin lira manevi tazminat ödenmesine karar verdi.
Bu kadarla da kalmadı. Ayrıca dosyayı yeniden yargılama yapılması için Ardahan Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderdi. Var mı böyle bir yetkisi Anayasa Mahkemesi temyiz mercii değil ki!
Ama yaptı, bu kararı aldı. İlgili Ceza Kanunlarımıza göre, Ağır Ceza Mahkemesi'nin suç sayıp hükme bağladığı bir kararı, "ifade özgürlüğü" kapsamına soktu.
Bundan sonra olacakları da şimdiden söyleyeyim...
Anayasa Mahkemesi bir temyiz mercii olmadığına göre, Ağır Ceza Mahkemesi muhtemelen alınan karara uymayacak. Ardından da daha önce örneklerini gördüğümüz gibi birileri bağırmaya başlayacak:
-Anayasayı çiğniyorlar, Anayasa Mahkemesi'nin kararlarına uymuyorlar. Hak, hukuk kalmadı Türkiye'de...