Halimiz budur vesselam...

Adam Allah'ın adını dilinden düşürmüyor. "Yazıktır, günahtır" gibi sözler söylüyor. Polise "Yalvarırım komiserim yapma, senin de çoluğun çocuğun var" deyip duruyor...

Öyle ifadeler kullanıyor ki, görüntüleri izleyince, ilk bakışta büyük bir haksızlığa uğradığını düşünürsünüz. Yanında da iki çocuğu, eşi ve annesi var. İşin ilginci, onlar da destek veriyorlar.

Ne yapmış da Allah'ın adını dilinden düşürmüyor

Kendi ifadesi ile altı üstü iki duble içki içmiş! Ardından direksiyona oturmuş, araç kullanıyor. Bu arada cezaevinden izinli çıktığını söylüyor, başına geleceklerin farkında, "Ben de az çok bir şeyler biliyorum, yazık günah değil" mi diyor. Sonra sıkça duyduğumuz o beylik lafı söylüyor:

-Devlet, hükümet memurusunuz. Bizim sayemizde...

Herhalde "Maaş alıyorsunuz, karnınızı doyuruyorsunuz" diyecek; ama frene basıp sonunu getirmiyor.

Çevrenize bakın, çok var bunlardan. Sosyal medya enva-i çeşit örnekleri ile dolu. Başına gelecekleri bildiği halde içkili araç kullanması, çoluk çocuğunun ve başkalarının hayatını tehlikeye atması hiç önemli değil. Hatta bunu kendine hak görüyor ve başkalarını, görevini yapan polisleri suçluyor. İstediği olmayınca da nihayetinde "Allah belanızı versin" diyor.

Şaka gibi değil mi Ama bunu hep yaşıyoruz biz. Son günlerde yapılan operasyonlarda görüyoruz. Adam memleketi soymuş, devlet de gereğini yapıp içeri tıkmış. Ama bakıyorsunuz, onlar da yumurtadan yeni çıkmış saf ve masum bir civciv rolüne bürünüp, tıpkı bu adam gibi davranıyor.

***

Geçenlerde benim de başıma geldi. Telefonumu nereden bulmuşsa biri aradı. "Haksızlık ettiler bana" dedi:

-Oysa yıllardır araba kullanırım, bir çiziğim bile yok. Benim işimi çözersen sen çözersin.

Sonunda anladım ki, alkollü araç kullandığı için ehliyetine el konulmuş. Bunu da kendine yapılmış büyük haksızlık olarak görüyor!

Adamı kırmadan telefonu kapattım. Aradan bir ay kadar geçti. Bu defa "Ne oldu benim iş" diye aradı. Yine