Esat bile anladı
Çok önemli bir gelişme oldu. Ciddi bir engel ortadan kalktı. Başlangıçta "Asla, olmaz" diyen Suriye Devlet Başkanı Beşar Esat yumuşadı. İki ülke anasındaki görüşmelerin başlaması için Suriye'deki Türk askeri varlığının geri çekilmesi bir ön şart olmaktan çıktı.
Esat, geçtiğimiz pazar günü Suriye Meclisi'ne hitap etti. Türkiye ile ilişkiler konusundaki gelişmeleri aktardı...
Önce, Rusya, Irak ve İran'ın arabuluculuk çabalarından bahsetti. Bunların ciddi, samimi ve değerli olduğunun altını çizdi. Buna rağmen, henüz bir ilerleme kaydedilmediğine işaret etti. Ardından, daha önce de defalarca dile getirdiği gibi, Suriye topraklarındaki Türk askeri varlığından rahatsız olduklarını bir defa daha ortaya koydu.
Ancak...
Suriye'nin bugüne kadar sergilediği resmi görüşe çok önemli bir ekleme yaptı. Görüşmelerin başlatılıp, normalleşmenin sağlanması için Suriye'deki Türk askerinin çekilmesinin kendileri için bir ön şart olmadığını ilk olarak dile getirdi. Esat, açık ve net bir ifade ile "Türk askeri çekilmezse görüşmelere başlamayacağımız doğru değil." dedi.
Bu, son derece önemli bir aşama. Normalleşme önündeki önemli bir pürüz ortadan kalktı.
Beşar Esat bile, Türkiye'nin terörle mücadeledeki hassasiyetini anladı. Türk askerinin terör tehdidi tamamen ortadan kalkmadan Suriye topraklarından bir adım bile geri çekilmeyeceğini gördü.
Suriye, mevcut resmi görüşünü korumasına, topraklarında Türk askerini istememesine rağmen, "Tamam, sizi de anlıyorum, bu konuyu aramızda görüşelim" noktasına geldi.
Ya bizimkilere ne demeli..
"Ne işimiz var bizim Suriye'de" diyenlere, orada asker bulundurmamıza karşı çıkanlara ve tezkerelere "hayır" diyenlere ne yapmalı Esat bile neyin ne olduğunu anladı, kabul etmek zorunda kaldı. Ama onlar bir türlü anlayamıyor ve kabullenemiyorlar.
Çok garip değil mi
Üstelik bunu Atatürkçülük adına yaptığını söyleyen ve onlara inanan cahiller de var. Anlatalım da öğrensinler:
Suriye'nin Fransızların işgali altında olduğu dönemde,